(2019 Revize) Amsterdam Gezisi-Kuzeydeki Venedik de diyebileceğim bir şehirde küçüğünden büyüğüne herkesi mutlu edecek, herkese hitap eden harika bir gezi.
Avrupa’nın en turistik destinasyonlarından biri. Düşünün senelik 20 milyon turist ağırlanıyor ve küçücük bir şehir. Aynı zamanda Hollanda’nın hava giriş kapısı.
Hal böyle olunca da halk artık bu durumdan oldukça şikayetçi olmaya başlamış. Özellikle de bugünlerde çok fazla turistin getirdiği para ile değil şehre verdiği tahribat konuşuluyor. Daha fazla turist değil turist sayısının azaltılması isteniyor.
Diğer taraftan neden Amsterdam sorusunun cevabi da önemli tabii ki. Gözlemlediğim kadarıyla burada yaşamayı ve eğlenmeyi bilen özgürlüğü ve yaşamı seven insanlar yaşıyor. Gelen insanlar da burada gördüklerini ülkelerine aktarıyor. Sonra bir bakıyorsunuz herkesin görmek istediği yer olmuş.
Zaten ailece biz de Amsterdam’da geçirdiğimiz günlerin nasıl geçtiğini anlamamış ancak buradan oldukça memnun ayrılmıştık. Ben de bu yazımda size dikkatimi çeken hususlar ile şehir merkezinde gezip gördüğümüz yerlerden bahsedeceğim.
Amsterdam Gezisi
Amsterdam Ulaşım Sistemi
Amsterdam’da rahat gezebilmek için öncelikle ulaşım sistemini öğrenmek şart. Şehirde neredeyse her türlü aracı kullandık. Bu nedenle rahatlıkla bu konuyu geniş şekilde ele alabilirim.
-Schiphol Havalimanı (AMS)’ndan Şehir Merkezine Geliş ve Gidiş
Öncelikle şunu belirtmeliyim. Genel olarak bloglarda kişisel sağlık sigortalarının yapılmasının şart olduğu ve havaalanında kontrol edildiği ifade ediliyor. Hollanda‘ya girişte kimsenin sağlık sigortasını görmek istemiyorlar ancak siz yine de kendi emniyetiniz için 30.000 € bedelli sağlık sigortası yaptırın.
8 günlük sigorta için ödeyeceğiniz bedel sadece 31 TL (2019). Riske atmaya değmez. Bu sizin güvenliğiniz için de olması gereken bir şey. Diğer taraftan girişte ne için geldiğiniz ve nerede kalacağınız konusunda hazırlıklı olun. Ben her gittiğim yerde makinemi gösterip fotoğraf çekmeye geldim dediğimde genel olarak hoş karşılanıyorum. İş hiç uzamıyor.
Avrupa’nın en büyük 4. havaalanı olan Schiphol gerçekten oldukça büyük ve güzel bir havaalanı. Havaalanından şehir merkezine ulaşmanın en kolay ve hızlı yolu trenler. Havaalanının hemen altında bulunan Schiphol Tren İstasyonu platform 1 ve 2’den 10 dakikada bir hareket eden trenler ile 20 dakikada şehir merkezine ulaşabilirsiniz. Biletler; tek yön tek kişi 5,5 €. 4-11 yaş arası çocuklar için ise bu ücret 2,5 €.
Havaalanında Platform B9’dan 15 dakikada bir kalkan ve GVB tarafından işletilen 197 ve 370 Numaralı Otobüsler ile de şehir merkezine kişi başı 4 € karşılığında ulaşmanız mümkün.
Havaalanından şehir merkezindeki otelinize direkt ulaşım için diğer bir seçenek de her 30 dakikada bir hareket eden shuttle servisi. Kişi başı 17 € ücret alınan servise dönüşü de rezerve ederseniz 27 € ödüyorsunuz.
Kalabalık değilseniz tavsiye etmem ancak şehir merkezine taksi ile gitmek isterseniz yaklaşık olarak 50 € bir bedel ödemeniz gerekiyor.
-I Amsterdam Card
Ülkeye giriş yaptınız ilk yapacağınız şey bagajınızı aldıktan sonra I Amsterdam Store ile Hollanda Turist bilgilendirme merkezinden size süre olarak en uygun olan I Amsterdam Card ‘ı hiç düşünmeden almak. Çünkü siz buraya gezmeye geldiniz ve şehir Dünya’nın en pahalı 10 şehri arasında bulunuyor. Eğer bu paraya kıyıp vermezseniz emin olun daha 2. otobüse binmeden pişman olursunuz.
Bu kart ile şehir içerisinde olmak kaydıyla her türlü ulaşım aracına sınırsız binebilir 80’in üzerinde müze, galeri, saray vb. noktaya ücretsiz girebilir, ücretsiz tekne turu yapabilir ve birçok yerde indirim alabilirsiniz. Ayrıca kart ile birlikte şehir rehberi ve haritası da veriyorlar.
Fiyatlara gelince 1, 2, 3 ve 4 günlük kartlar var. Fiyatları ise 57, 67, 77 ve 87 €. Çocuklar için ücret yarıya düşüyor. Gördüğünüz fiyatlar toplu ulaşımda GVB tarafından işletilen sistemde geçerli.
Yakın bölgelere hizmet veren EBS, Connexxion, Arriva şirketlerinin otobüs ulaşım seçeneklerinden yararlanmak istiyorsanız 72 saatlik bileti 5 € fark ödeyerek almak zorundasınız. Örneğin Marken, Edam vb. gibi turistik destinasyonlara ücretsiz gitmek için bunu da değerlendirmelisiniz. Kendinize uygun kartı seçmek için tıklayın. Kartı isterseniz telefonunuza indirmeniz de mümkün.
-Metro
Lijn 50: Gein – Duivendrecht – Station Zuid/WTC – Lelylaan – Sloterdijk – Contactweg
Lijn 51: Centraal Station – Amstelstation – Station Zuid/WTC – Amstelveen Centrum – Middelhoven
Lijn 53: Centraal Station – Amstelstation – Diemen Zuid – Gaasperplas
Lijn 54: Centraal Station – Amstelstation – Bijlmer – Holendrecht – Gein
Günlük kişi başı 7,5 € ücrete aldığınız biletler GVB tarafından işletilen tüm toplu taşıma ağları için geçerli.
-Tren
Merkez istasyonundan kalkan trenler ile hem yurt içine hem de yurt dışına hareket etmeniz mümkün. Örneğin kişi başı 16 € karşılığında 1 saatte Rotterdam’a (16 €) ya da 1,5 saatte Brüksel’e (29 €) ulaşabilirsiniz. Planlama için tıklayınız.
-Otobüs
Günlük kişi başı 7,5 € ücrete aldığınız biletler GVB tarafından işletilen tüm toplu taşıma ağları için geçerli.
-Tramvay
Günlük kişi başı 7,5 € ücrete aldığınız biletler GVB tarafından işletilen tüm toplu taşıma ağları için geçerli.
Ancak sürücüden tek yön bilet alırsanız 3,6 € ve bilet 1 saat aynı yönde ulaşım araçlarında geçerli.
-Feribot
Günlük kişi başı 7,5 € ücrete aldığınız biletler GVB tarafından işletilen tüm toplu taşıma ağları için geçerli.
-Bisiklet
Bisikletlere gelince. Hollanda’da ana ulaşım aracı hepinizin de bildiği gibi bisiklet.
Öyle ki neredeyse tüm ülkeyi bisiklet ile hiç yollara çıkmadan gezebilirsiniz.
Zaten merkez istasyonun yanı başındaki ağzına kadar dolu 3 katlı bisiklet parkı her şeyi anlatıyor. Şehirdeki bisiklet sayısının toplam nüfustan fazla olduğu söyleniyor.
Amsterdam’da bisikletlerin tram hariç herkese karsı geçiş üstünlüğü var. Bisiklet yolları oldukça yoğun ve seri şekilde kullanılıyor. Bu da bisiklet trafiği sorununu ortaya çıkarmış. Bunu da bisiklet yollarındaki trafik ışıkları ile çözmüşler.
Kurallara gelince bisiklet kiralayacaksanız sadece sağ tarafınızdan gelen bisikletlilere yol verin. Ama mutlaka verin yoksa her türlü lafı yersiniz. Sakın ülkemizdeki alışkanlığınızla bisiklet yollarında yürümeyin. Çünkü hukuki olarak bisikletli biri bisiklet yolunda size çarparsa hiçbir hak iddia edemezsiniz hatta bisiklet sürücüsü sizin yüzünüzden yaralanırsa hastane masrafları dâhil bunun bedelini hukuki olarak da ödemek zorunda kalırsınız.
Halkın sağlığı yönüyle bakarsak bisikletin bir güzel yanı da etrafınızda obez kimse olmaması. 80 yaşında kadınların ya da çalışan hanımların çocuklarını ya da torunlarını arkalarına almış olarak bisiklete bindiğini; parka, bahçelere, anaokuluna vb. bisikletle beraber gittiklerini görünce insan hemen ülkemizi düşünüp ah çekiyor.
Amsterdam’da Gezmeniz Gereken 8 Yer
-Dam Meydanı
Merkez İstasyon’a yaklaşık 10 dakikalık yürüme mesafesinde bulunan meydan Amsterdam’ın kalbi niteliğinde.
Dam Meydanı, şehrin en ünlü meydanı. Şehrin merkezinde yer alıyor. 13. yy.da Amstel Nehri’nde inşa edilen ilk baraj tam olarak burada kurulunca şehrin adı da Amsterdam olmuş.
50 yıl önce inşa edilen Ulusal Anıt (National Monument) Dam Meydanı’nın vaz geçilmezlerinden. Tam bir buluşma noktası. Anıt, 2. Dünya Savaşı ve silahlı çatışmalarda ölenlerin hatıra inşa edilmiş. Kolonun ön tarafında savaş sırasında çekilen acıyı simgeleyen 4 zincirli erkek figürden oluşan “De Vrede” kabartması var.
Günümüzde Dam Meydanı siyasi olmasa da (Siyasi merkez Lahey kabul ediliyor.) ve ticari yaşamının merkezi. Tabii ki bir de şehir partilerinin.
Genelde yiyecek ya da içecek firmalarının sponsorluğunda icra edilen bu partiler gençlerin de eğlenme yerlerinden biri.
Bu tür partiler başladığında Dam Meydanı’na bakan sokaklarda gençlerin akınını görmek mümkün.
Amsterdam da gün boyu şehir tut yapan motosikletli gruplarla da karşılaşabilirsiniz. Dam Meydanı aynı zamanda bu grupların da uğrak yerlerinden.
-Madame Tussauds Müzesi
Dam Meydanı’nda yer alan ünlü yapılardan biri de Madame Tussauds Müzesi. 1970 yılında kurulan müzede müzik, spor ve film dünyasının ünlülerinin balmumu figürleri bulunuyor.
Kişi başı ücret 24,5 €. İnternet müze biletini 20 €’ya da alabiliyorsunuz. Eğer bu gezinizi kanal turu ile birleştirmek isterseniz bileti internetten 41,5 € yerine 33,75 € ödeyerek alabilirsiniz. Saat 10.00-22.00 saatleri arasında açık olan müzeye giriş için Amsterdam Card sahibiyseniz indirim de yapıyorlar.
Müzeye 2, 11, 12, 13, 17 Numaralı Tram ile (Baraj Durağı) ve 4, 14, 24 Numaralı Tram ile (Bijenkorf) ulaşabilirsiniz.
Hemen meydan bölgesinde dikkatimi çeken uyuşturucu konusuna da girmek istiyorum. Burada maalesef devlet kontrolünde uyuşturucu satın alınabiliyor. Bu nedenle uyuşturucu almak isteyenlere hemşirelerin de yardım ettiğini görebilirsiniz. Etrafta ise her çeşit uyuşturucunun satıldığı dükkanlar var.
-Ulusal Denizcilik Müzesi (Het Scheepvaartmuseum)
Hollanda tarihi denizcilik, deniz savaşları ve koloni seferleri ile dolu. Bu nedenle de geniş bir birikime sahip. Bu birikimi en net görebileceğiniz yer ise Ulusal Denizcilik Müzesi (Het Scheepvaartmuseum). Müze 3 ana kanatlı tarihi bir bina.
İlk kanat atlaslara, gemi model ve maketlerine, seyir cihazlarına ve denizcilik tarihinde yer etmiş kişilere ait. 2. kanatta daha önce batmış 18. yy.a ait yelkenli bir eski Hollanda gemisi var. Mutlaka gezilip görülmeli. 3. kanat ise çocuklar için düzenlenmiş. Gerçek bir gezi yapmanız halinde 4 saatten önce müzeden çıkamayacağınızı değerlendiriyorum.
Kişi başı ücret 16 €. Saat 09.00-17.00 saatleri arasında açık olan müzeye I Amsterdam Card sahibiyseniz ücretsiz girebilirsiniz.
Müzeye 22 ve 289 numaralı otobüsler ile (Prins Hendrikkade Durağı) ulaşabilirsiniz.
-NEMO (New Metropolis Museum)
Değişik tasarımı ile dikkat çeken NEMO (New Metropolis Museum), uzaktan bakıldığında bir tersane izlenimi verse de aslında bir bilim ve teknoloji müzesi. Renzo Piano tarafından tasarlanan müze güzel vakit geçirmeniz ve bir şeyler öğrenmeniz için her şey düşünülmüş.
Kişi başı ücret 16,5 €. Saat 10.00-17.00 saatleri arasında açık olan müzeye I Amsterdam Card sahibiyseniz ücretsiz girebilirsiniz.
Müzeye 22 ve 289 numaralı otobüsler ile (Prins Hendrikkade Durağı) ulaşabilirsiniz.
–EYE Film Enstitüsü (Eye Film Museum)
Değişik tasarımı ile dikkat çeken ve film severlerin mutlaka girmesi gereke EYE Film Enstitüsü (Eye Film Museum) 1952 yılında kurulmuş. Sinema severlerin mutlaka uğraması gereken bir yer.
Burada film seyredebilir, müzeyi ziyaret edebilir ya da güzel manzara eşliğinde restoran ya da kafede bir şeyler yiyebilirsiniz. Kişi başı ücret 16,5 €. Saat 10.00-19.00 saatleri arasında açık olan müzeye ücretsiz girebilirsiniz.
Müzeye Merkez İstasyonu’ndan 901 ve 907 numaralı feribotlar ile ulaşabilirsiniz
-Amsterdam Kanalları ve Amsterdam Kanal Turu
Amsterdam’a genelde Kuzeyin Venedik’i deniyor ancak bilinmesi gereken bir gerçek var ki Amsterdam da Venedik’ten daha fazla kanal var.
Bugün itibariyle 100 km uzunluğunda 165 tane kanal ve 1400 civarında köprü olduğu söyleniyor.
O kadar romantik kanallar var ki sevgilinizi ya da eşinizi alıp mutlaka birinin kıyısına oturup vakit geçirmelisiniz hatta kitap bile okuyabilirsiniz.
Kanal deyince kanal turlarını da es geçmemek gerek çünkü yapılması gereken en önemli turistik faaliyetlerden biri. çok önemli Bizim de kullandığımız Amsterdam The #1 Canal Cruise’un bir saatlik kanal turu ücreti 15 €.
Nereden alırsanız alın online bilet ile bunu çok daha düşürmek mümkün. Ayrıca birçok müzeye giriş indirimi elde etmeniz de cabası.
Kanal turu esnasında şehrin kanallarını sağlı sollu otopark olarak kullanan tekne evler göreceksiniz. Teknelerin içerisinde mutfak bile var. 4 kişilik bir teknenin geceliği ortalama 100 € civarında.
Olaya fotoğrafçılar açısından bakarsak kuzeyin o güzel güneşi de varsa gerçekten çok güzel fotoğraflar çekmek ve çok güzel albümler elde etmek mümkün.
Kanallar ister istemez köprü demek. Halihazırda şehirde 1400 civarında köprü var. En ünlü köprü zinciri ise 1784 yapımı tamamlanan görmüş olduğunuz zincir.
Bu zincirin en önemli özelliği baktığınızda 6 köprüyü de iç içe görebilmeniz.
-Museumplein
İşte sonunda kentin en büyük meydanı olan “Museumplein” yani şehrin ünlü müze meydanına vardık. Meydan dediğime bakmayın burası gerçekten çok büyük bir park. İnsanlar güneşleniyor. Piknik yapıyor. Kitap okuyor. Çocuklarıyla koşturuyor. Spor yapıyor. Kış aylarında ise yine bu meydanda buz pateni yapıyor.
Hani bazen televizyonu açtığımızda kocaman bir parkta müzik dinleyen koca bir kalabalığı görüyor keşke diyoruz ya işte gördüğümüz ünlü grupların da çıktığı Hollanda’da verilen açık hava konserleri hep burada veriliyor. Meydan günümüzde yerli-yabancı birçok gezginin Amsterdam gezilerindeki vazgeçilmez ortak noktalarından birisi.
Şu an arkamda gördüğünüz müze ise şehrin en ünlü müzesi Rijksmuseum. Hollanda sanatına ait en geniş koleksiyon ile orta çağdan günümüze uzanan ilgi çekici eserler sergileniyor. 1808 yılında kurulmuş. Bünyesinde bulunan 8000’den fazla eserle Hollanda’nın en ünlü müzesi olarak kabul ediliyor. Çok sevdiğim Rembrandt’ın tabloları bile burada. Müzeyi kişi başı 14€ ödeyerek 09.00-18.00 saatlerinde gezmeniz mümkün. Buraya Tram ile Museumplein (Gabriel Metsustraat) 16, 24; Van Baerstraat (2, 5) hatlarından ulaşabilirsiniz.
-I Amsterdam
Şehrin simgelerinden ünlü “I Amsterdam” yazısı da burada. Boş bulmak gerçekten imkânsız. Dilerseniz ve tabii ki boş bulursanız (imkânı yok) yazıya karşı güzel bir fotoğraf çektirebilirsiniz.
Amsterdam’da Ne Yenir? Nerede Yenir?
Burada ne yiyip içeceğinize gelince. Kişisel olarak şehrin deniz ürünleri hariç çok zengin bir mutfak kültürüne sahip olduğunu görmedim.
Siz de deniz ürünlerini bizim gibi seviyorsanız şehrin her tarafına yayılmış seafood barları önerebilirim. Menü ve fiyatlar için tıklayınız.
Hollandalıların geleneksel yemekleri genellikle et, lahana ve patates üzerine kurulu. Ancak göçmenlerin getirdiği kültür ise bambaşka ya da karışık.
Örneğin spagetti işine Faslıların, pizza işine Türklerin, döner işini artık İranlıların yaptığını görmek mümkün. Ortaya çıkan sinerji ile buradaki mutfak kültürü yerelden çıkıp bir Dünya Mutfağı haline gelmiş.
Bu nedenle kimsenin burada aç kalması mümkün değil. Hele gerçek bir gezginin hiç değil. Zaten bu kadar çeşidin olduğu bir yerde kendine gezgin diyen herkes yeni lezzetler aramalı.
Mutlaka tadılması gereken tipik yerel lezzetlere gelince balık ile aranız iyiyse haringi öneririm. Haring nedir? Kuzey ülkelerinde çok fazla tüketilen bir balık çeşidi. Çiğ olarak, yanında küp küp doğranmış soğan ve kornişon turşu ile yeniyor. Küçük balık dükkanlarında mutlaka görürsünüz.
Yine en meşhur Hollanda yemeği olan ve patates püresinin, kara lahana ile karıştırılmasıyla yapılan genelde sosis ile servis edilen Stamppot da mutlaka denenmeli. Patat denen patates kızartmaları da gerçekten bir başka. Mutlaka tadına bakılmalı.
Yemeği yiyeceğiniz yere gelince tek tavsiyem kanalın üzerinde yer alan müziğin tadını çıkarabileceğiniz Hard Rock Cafe. Şehrin biralarını tadabileceğiniz, yanında da nefis et ürünlerini tadabileceğiniz bir mekân. Porsiyonları oldukça büyük ve doyurucu. Amsterdam Heineken, Amstel vb şehri ama yine de bira tavsiyesi isterseniz Westvleteren de De Bierkoning deneyin. Şişesi 15-20 € civarında. Burası gece yarısına kadar açık. Ancak mekan oldukça kalabalık bu nedenle mutlaka rezervasyon yaptırın. Tel: +31 20 5237625
Amsterdam’da Alışveriş
Alışveriş konusunda Amsterdam gerçekten muhteşem bir yer. Özellikle temmuz ayı onlar için sezon sonu gibi. Bizim için çok kalın olan kışlık malzemeler orada inanılmaz fiyatlara düşüyor.
Burada ülkemizde 5 katına alabileceğiniz son derece kaliteli mevsimlik ve kışlık ürünleri 15-20 € fiyat aralığında bulabiliyorsunuz.
Hollanda bildiğiniz üzere aynı zamanda bir peynir ülkesi. Bunun için peynir çiftliklerini gezebilirsiniz ancak çok özel değilse bir alım yapmanıza gerek yok çünkü havaalanında 5 çeşit olarak satılan bu paketler 40 €. Toplam 2 kg olan bu paketlerden alırsanız bir çeşit bedavaya geliyor.
Amsterdam’da Nerede Kalınır?
Havalimanının hemen yanı başında bulunan bizim de kaldığımız Novotel Amsterdam Schiphol Airport merkeze yaklaşık 16 km uzaklıkta.
Ancak ulaşım ile ilgili bir sıkıntısı yok. Bu otelde standart bir odada 2 kişi kahvaltı dahil gecelik 119 € bir bedel ile kalabilirsiniz.
Eğer daha uygun seçenekler arıyorsanız şehrin hemen dışında 4 kişilik yatakhanelerde kahvaltı dahil günlük 20 € ödeyerek de kalabilirsiniz. (Flying Pig Uptown Hostel)
Değerlendirme
Bitirmeden önce şunu ifade etmemde fayda var. Lütfen buraya turla gelmeyin. Benelux turları mutlaka çok cazip ama kalınan oteller genellikle şehir dışında. Yani oteller ucuz olacak derken siz merkeze gelip gitmek için zaten fark bir ücret ödemek zorunda kalıyorsunuz.
Ekstra turlar da işin içine girince bu şehri yaşamanız imkânsız hale geliyor. Kendinize güvenin. Şehrin değil tüm ülkenin ulaşım alt yapısı çok iyi. Ülke de küçük. Güzel bir planlama ile Amsterdam’da doğru yerde kalarak tüm ülkeyi bile gezebilirsiniz.
Bu şehrin tadını çıkarmak için en az 4 gün şart. Hollanda ve Benelüks ile ilgili diğer yazılarımıza mutlaka bakın. Bir günü mutlaka Marken ve Wolendam‘a, bir günü ise güney Hollanda bölgesine ayırın. Sağlıcakla kalın.