Kışın Yaptığımız Oostende Gezisi

Bugün size Belçika turu yapsanız da turlarla yapılan gezilerin rotasında olmayan Kışın Yaptığımız Oostende Gezisi ile ilgili bilgi vermek istiyorum.

Burada yaptığımız geziniz temel hedefi De Haan Gezisi idi. Ancak De Haan’a ulaşmak için zaten Ostende’ye gitmek zorunda olduğumuzdan Oostende Gezisi de yaptık. De Haan ile ilgili detaylı bilgi almak için Kışın Yaptığımız De Haan Gezimiz başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Gelelim Ostende’ye, bu güzel sahil şehri Flaman Bölgesi’nde bulunan Batı Flandre ilinde bulunuyor. Manş Denizi kıyısında bulunan şehir Belçika sahil şeridinin en büyük şehri olma özelliğine sahip.

Şehir özellikle yaz döneminde çok fazla sayıda günübirlik ve uzun dönemli turist akınına uğramakta.

Gezginler için yazımın bundan sonraki bölümlerinde şehir ile ilgili işinize yarayacak detaylı bilgiler vereceğim.

Oostende Gezisi

Oostende Ulaşım

Oostende’nin ana ulaşım merkezi Oostende Tren İstasyonu. Arabanız yoksa Oostende Tren İstasyonu’na Belçika’nın her yerinden tren ile ulaşabilirsiniz.

Oostende-Brugge Uluslararası Havaalanı (OST)’ndan taksi ya da 6 numaralı otobüs ile 15 dakikada Oostende Tren İstasyonu’na ulaşmanız da mümkün.

Brüksel’den gelecekseniz Bruxelles-Central Tren Garı’ndan Oostende Tren İstasyonu’na saatte bir kalkan trenlerle kişi başı 24.2 € karşılığında 1 saat 15 dakikada ulaşmanız mümkün. Yol manzarası da gerçekten harika.

Oostende Belçika’nın İngiltere’ye en yakın bağlantı noktası olup İngiltere’ye doğrudan hızlı feribot da mevcut. Bilginize…

Belçikalılar, Fransa sınırına yakın De Panne ile Hollanda sınırına yakın Knokke-Heist’i birbirine bağlayan 67 km uzunluğunda bir sahil tramvay hattı yapmışlar. Şu anda Dünya’nın en uzun tramvay hattı kabul edilen hatta 68 tram istasyonu bulunuyor. Yani buradan sahilde bir yere gidecekseniz mutlaka Oostende Tram İstasyonu’na gitmelisiniz. Oostende Tren İstasyonu’ndan kuzeye doğru yürürseniz Oostende Tram İstasyonu’nu göreceksiniz. Tramlar yazın 10 dakikada kışın 15 dakikada bir kalkıyor. Tek kişilik bilet ise tek yön sadece 3 €.

Oostende Tren İstasyonu ile sahil arası yürüyerek sadece 800 m ve bu muhteşem güzelliğe yürüyerek sadece 12 dakikada ulaşabilirsiniz.

Arabayla gelirseniz yakında ücretsiz bir otopark var. Ancak, yazın burada yer bulmanızın çok zor olduğunu da dikkate almanızı isterim.

-Weekend Ticket ve Youth Ticket

Belçika’da tren yollarında gezginler için 2 güzel uygulama sizi bekliyor.

Otomatlardan ya da SNCB sitesine girip telefon uygulamasından Weekend Ticket alırsanız hafta sonu olmak şartı ile geri dönüşler için ücret alınmıyor. Örneğin Leuven’den Oostende’ye gelmek ve dönmek için kişi başı 24 € ödüyorsunuz. Aynı yolculuğu hafta içi standart bilet ile yaparsanız tek yönde 29 € ödersiniz. Yani Belçika’da trenle (Belçika sınıra yakın sınır ötesi şehirler dahil) nereye giderseniz gidin hafta sonu gidin.

Diğer bir uygulama ise Youth Ticket. 26 yaşına kadar geçerli. Bu bilete ise standart ücretin yarısı kadar bir ücret ödeniyor. Yaşınız uygunsa ve hafta sonu ise gerçekten harika…

Oostende Tarihi

814 yılında Gobrecht van Steenland “St Ömer”‘de bulunan St. Bertin Manastırı’na Oostende mevkindeki arazilerini bağışlamış. Bu dönemde Oostende Testerep Adası’nın doğu kıyısında ufak bir balıkçı köyüymüş.

1265 yılında günümüzde “Van Iseghem Caddesi” kuzeyinde Zeeheldenplein’de bulunan “Monument aux Marins (Denizciler Anıtı)” ile “Gazino” arasında bulunan bir küçük köy haline gelmiş.

Aynı tarihte Flandra Kontesi Konstantinopolisli Marguerite bu köye kasaba statüsü veren bir berat vermiş. Böylece Oostende bir pazar kurma ve bir kapalı pazar yeri inşa etme izni kazanmış.

14. yüzyılda devamlı deniz tehdidi altında olduğu için kasaba daha güneye nakledilmiş. Kuzeye de kumdan sahil koruma duvarı yapılmış.

15. yüzyılda kasabanın en önemli gelir kaynağı ringa balığı avcılığıymış. 1447 yılında Burgunyalı III. Filip  Oostende’ye bir liman inşa ettirmiş.

1489 yılında Oostende Bavyera elektörü I. Maximilian orduları tarafından ele geçirilip talan edilmiş.

1568-1648 arasında Seksen Yıl Savaşı sırasında Oostende İspanya Katolik idaresine karşı isyan eden Protestanların önemli bir merkezi olmuş.

Hollandalı isyancılar Oostende şehrini ellerinde tutmak ve korumak için kumulları kazıp denizin içeri girmesini sağlayıp bugün Gent’e kadar uzanan kanalın başlangıcına sebep olmuşlar.

1601-1804 döneminde “Ambrogio Spinola” komutasındaki İspanyol orduları Oostende’yi kuşatmış. Bu kuşatmada kasaba tümüyle harabeye dönmüş. 80.000 yaralı ve ölü zayiatı ile “Seksen Yıl Savaşı” içinde en fazla zayiat ortaya çıkan çatışma olarak tarihe geçmiş. Yenişemeyen taraflar 2 yıldan uzun süren bir ateşkes anlaşması yapmış. Savaş yine başlayınca Oostende İspanyol yanlısı “Duninker” denen deniz korsanlarının eline geçmiş.

Bu dönemden sonra Oostende önemli bir liman haline gelmiş. 1722 yılında Hollandalılar Antwerp limanını Schelde Nehri halicini kapatarak işlemez hale getirince Oostende İspanyollar ve Avusturyalılar idaresi altında bulunan günümüzdeki Belçika için tek deniz giriş ve çıkış kapısı olmuş ve 1722 yılında önemli bir liman haline gelmiş.

Kutsal Roma İmparatoru VI. Karl Oostende’de kurulan “Oostendse Compagnie” şirketine Afrika ve Uzak-Doğu ile ticaret için tekel imtiyazı vermiş. Bahse konu şirkete deniz aşırı ülkelerde koloniler kurma imtiyazı da sağlamış. Böylece Oostend deniz-aşırı ticareti kendi tekelleri sayan İngiltere ve Hollanda’ya rakip olmuş. Fakat bu iki ülke baskısı sonunda Kutsal Roma İmparatoru VI. Karl 1729 yılında Oostende’ye verdiği tüm imtiyazları feshetmiş.

Buna rağmen Oostende şehri ve limanı büyük gelişmeler göstermiş. Limana 1771 yılında bir deniz feneri, 1776 yılında liman doklarına gelgit sorununu çözen ilk havuz yapılmış.

1781 yılında Kutsal Roma İmparatoru II. Leopold’un desteğiyle Oostende “serbest liman” statüsü kazanmış. 

Fransa Devrimi sırasında İngiltere donanmasının Avrupa karasına uyguladığı abluka dolayısıyla Oostende çok büyük ticaret gelirini kaybetmiş ve Fransa etkisi altına girmiş. Mayıs 1798’de İngiliz donanmasının limana hücumu Fransız desteği ile püskürtülmüş. 

Napolyon Bonapart’ın Fransa’yı idaresi sırasında Napolyon Oostende limanın savunmasını zayıf bulmuş ve Oostende’de büyük bir imparatorluk kalesi yapılmasını emretmiş. Bu kalenin yapımına ancak 1811 yılında başlanabilmiş. 1814 yılında Fransa yenilip imparatorluk sona erince bu kale de yarım kalmış.

19. yüzyıl ile birlikte Oostende önce İngilizler sonra diğer batı Avrupalılar için bir yaz tatili ve plaj şehri olmuş.

1839 yılında Oostende-Brüksel tren hattı açılmış.

1846 yılında düzenli Oostend-Dover feribot seferleri başlatılıp Oostende’nin İngiltere’ye gidiş-geliş transit merkezi olması sağlanmış.

1865 yılında Oostende şehri demilitarize edilmiş; eski savunma tabyaları yıkılmış ve yapıların sahile taş, tuğla ve çimentodan yapılması izini verilmiş.

“Sint-Petrus-en-Paulüs Kilisesi”, tiyatro, büyük postane, “Comte de Smet de Naeyer köprüsü” ve “Galeries Royales” 1905 yılında inşa edilmiş.

I. Dünya Savaşı sırasında Belçika’yı işgal ettikten sonra Almanlar Brugge’de Alman denizaltıları için bir üs inşa etmiş ve bu üsttün denize çıkışı Oostende’ymiş. İngiliz Kraliyet Donanması Brugges’dan çıkışı sağlayan Oostende Limanını 2 kez eski İngiliz Harp Gemilerini batırarak kapatmaya çalışmışlar ve kısmen başarılı olmuşlar.

1994 yılında açılan Manş Tüneli ile Oostende-Dover düzenli feribot seferleri de sona ermiş ve yerine daha küçük kapasiteli Oostende-Ramsgate düzenli feribot seferleri başlatılmış.

Oostende Gezilecek Yerler

-Oostende Demiryolu Garı (Station Oostende):

Merkezi bir giriş holü ve iki kare “Kule bina”dan oluşan eklektik istasyon kompleksi. İstasyonun sol tarafında eski “Hotel Terminus Maritime” bulunmakta.

Oostende’deki ilk istasyon, Kral Leopold I döneminde 1838 yılında eski Belçika demiryolu hattı olan Torhout’a kadar uzanan 62 numaralı hat üzerinde açılmış.

Fransız mimarı François Mansart tarafından XVI. Louis tarzından esinlenen neoklasik bir tarzda inşa edilen Mevcut istasyon, Kral I. Albert döneminde 1913 yılında açılmış.

-Mercator Marina:

Şehrin merkezinde her türlü ulaşım ve alış veriş imkanı olan aynı zamanda hiç bir deniz olayından etkilenmeyen harika bir kapalı yat limanı var. Yat limanı adını her yıl binlerce ziyaretçisiyle Belçika’nın belki de en ünlü gemisi olan Mercator Eğitim Gemisi’nden alıyor.

Mercator, Adriën de Gerlache (Belçikalı Antarktika kaşifi, 1898) tarafından, Edingburgh (İskoçya) Leith’teki Ramage & Ferguson tersanesinde tasarlanıp İskoçya’da inşa edilerek 1932 yılında hizmete girmiş.

Gemi, geleceğin ticaret denizciliği subaylarının yanı sıra, daha az ölçüde makinistler, denizciler ve aşçılar için pratik eğitim sağlamak amacıyla inşa edilmiş. Toplam 41 büyük sefer gerçekleştirmiş ve 1964 yılından beri marinada müze gemisi olarak bulunuyor.

-Amadine Balıkçılık Müzesi (Le Bateau-musée Amandine):

Amandine, 3 Nisan 1995 tarihinde Oostende Limanı’na son kez giren bir İzlanda balıkçı teknesi. Günümüzde ise balıkçılık müzesi olarak kullanılıyor. Müze, İzlandalı bir balıkçının zorlu yaşamı hakkında size iyi bir fikir veriyor.

Tekne hafta sonları 10:00-17:00 saatleri arasında ziyarete açık. Yetişkin ücreti, 7 €,. 12 yaşına kadar çocuklar 5 €, 4 yaşına kadar olan çocuklar ücretsiz.

Adres: Vindictivelaan 35Z, 8400 Oostende, Belçika Telefon: +32 59 70 11 99

-Aziz Petrus ve Aziz Pavlus Kilisesi (Sint-Petrus-en-Pauluskerk):

Aziz Petrus ve Paulus Kilisesi, mimar “Louis de la Censerie” tasarımına göre 1907 yılında inşa edilmiş, güzel vitray pencerelerden oluşan neogotik bir kilise. 1850 yılında Oostende’de ölen Belçika Kraliçesi Louise-Marie’nin mezarı, ana sunağın şapelinde yer alıyor.

Yerel lehçede ‘Peperbusse’ (Biberlik) olarak da bilinen ve 1896 yılında yanan yanan antik Aziz Pieterskerk’in bir parçası olan Aziz Petrus ve Paulus Çan Kulesi, Aziz Petrus ve Paulus Kilisesi’nin arkasında yer alıyor.

-Vistrap:

Oostende’nin balıkçılık geleneğinin kalbi. Visserskaai Nehri üzerinde bulunan bu otantik balık pazarı, şehrin zengin denizcilik mirasına eşsiz bir bakış açısı sunuyor ve Ostend’in denizle olan bağını simgeleyen kültürel bir simge olarak kabul ediliyor.

Vistrap, köklü bir geçmişe sahip. Uzun yıllardır balıkçılar ve ziyaretçiler için merkezi bir buluşma noktası olmuş. Oostende Limanı, 19. yüzyılda Avrupa’nın en önemli balıkçı limanlarından biriymiş ve bu denizcilik geleneği bu balık pazarında hala yaşamaya devam ediyor.

Gerçek balık süpermarketten değil, denizden gelir anlayışını burada görebiliyorsunuz. Bildiğiniz gibi taze balık için balık stokları türe ve yılın zamanına göre değişiyor. De Vistrap’ta; Kuzey Denizi, İskoçya, Norveç ve İzlanda sularından elde edilen gerçek ve taze balıkları ve Oostende Gri Karidesleri bulabilirsiniz.

De Vistrap, denizde fırtına olduğu zamanlar ve pazar hariç her gün 10:00-13:00 saatleri arasında açık.

Adres: Ambachtstraat 13 8620 Nieuwpoort Belçika Tei: +32 58 233 258

-Denizciler Anıtı(Nationaal Monument voor de Zeelieden)

II. Dünya Savaşı sırasında Zeeheldenplein (Deniz Kahramanları Meydanı) tahrip olmuş, Ostend Deniz Feneri de yıkılmış.

Savaştan sonra, meydanın yeniden geliştirilmesi mimar-şehir plancısı Pierre Agie de Selsaeten yönetiminde başlamış. Yıkılan deniz fenerinin bulunduğu yere denizciler için bir anıt yapılması planlanmış. “Doğru” heykeltıraşı bulmak için bir yarışma düzenlenmiş. İkinci turda, Anversli sanatçı Willy Kreitz’in tasarımı seçilmiş. Anıt 1953 tarihinde Oostende’deki ilk deniz fenerinin (1771) bulunduğu yere Zeeheldenplein’e yerleştirilmiş.

Anıt, granitten yapılmış olup, 4 basamaklı bir kaide üzerinde, alçak mavi taş sütunlarla çevrili yüksek bir kaideden oluşuyor. Anıt, tepesinde gururla, meydan okurcasına, kararlılıkla ve kendinden emin bir şekilde denize (geleceğe) bakan bir denizciyi tasvir ediliyor.

Denizci, kollarını göğsünde kavuşturmuş ve sanki rüzgara karşı koyuyormuş gibi öne eğilmiş bir şekilde duruyor. Aşağıda, heykelin arkasında, yas tutan bir denizci, yoldaşlarının kaybının yasını tutmakta.

Her yıl, denizde hayatını kaybeden çok sayıda denizci ve asker burada anılıyor.

Adres: Albert I-promenade, 8400 Oostende, Belçika Tel:+32 59 70 11 99

-Rock Strangers Oostende:

Arne Quinze, Oostende şehri için Zeeheldenplein’de Rock Strangers adlı bir heykel grubu yaratmış. Bunlar, şehrin gözde mekanı olan ve yeni yenilenen Zeeheldenplein gibi beklenmedik yerlerde ortaya çıkan ve kıyıya vurmuş nesneler gibi görünen uzaylı nesneler. Parlak turuncu renkleri, doğal çevreleriyle keskin bir kontrast oluşturuyor ve rahatsız edici bir etki yaratıyor.

Rock Strangers ile şehir planlamasının giderek artan homojenleşmesine karşı koymayı ve insanların şehirde etraflarında inşa ettikleri güvenli kozayı delmek amaçlanmış. Yabancı unsurlar ortaya çıkıyor ve çok kültürlü topluma katkıda bulunuyormuş.

Adres: Albert I-promenade, 8400 Oostende, Belçika Tel:+32 59 70 11 99

-Oostende Plajı (Oostende Strand):

Özellikle Temmuz ve Ağustos aylarında çok fazla sayıda Belçikalı, Hollandalı, İngiliz, Alman, Fransız turist günübirlik ya da uzun süreli olarak deniz tatili yapmak için Oostende Plajı (Oostende Strand)’na otomobil, tren ve feribot ile geliyor.

Eğlenmek ve etkinlikler için en popüler plaj Küçük Plaj (Klein Strand) ve Yeni İskele (De Niewe Oostende Pier) iken uzun süreli tatile gelenlerin tercihi Büyük Plaj (Groot Strand) oluyor.

Bu plajlar ve iskeleden deniz ve limana gelen giden feri ve diğer gemilerin seyir edilmesi ise en popüler aktiviteler.

Plaj ile ilgili daha detaylı bilgi için Oostende Strand başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Oostende’de Ne Yenir?

Burada ne yiyebileceğinize gelince plaj boyunca hem otellerin hem de özel işletmelerin kafe ve restoranları var.

Dondurma ve içecek servisi yapıldığı gibi harika öğle ve akşam menüleri de servis ediliyor.

Biz burada tercihimizi sokak lezzetlerinden yana kullandık. De Vistrap’a doğru giderken sağ tarafta yemek olarak deniz mahsülleri satıcısı balıkçılar var. Sahil şeridi boyunca, genç yaşlı herkese otantik deniz mahsülleri sunuyorlar. Mahsüller balık pazarından direkt tabağınıza geliyor.

Yemeğimizi Visboetiek Marli (Balıkçı Marli) adındaki balıkçıda aldık. Burada deniz mahsüllerinin yenilebilir ve uygun fiyatlı olarak bizim kokoreççiler, köfteciler ya da kumpirciler gibi sokakta satılması çok moda.

Canınız hangi ürünü istiyorsa onu kutu ya da kg üzerinden alıp yiyebiliyorsunuz. Ürünlerin neredeyse hepsi kızartma olduğu için bizim hanımların evde kızartma yaptırmam derdi de ortadan kayboluyor.

Bu tür sokak satıcılarında soğuk havada çorba yapmak da çok moda. Biz içemesek de en sevilen çorba da salyangoz çorbası.

Bizim tercihimiz burada lezzetli karides kroketleri oldu. Gördüğünüz bir kutu karışık kızartma (10 €) bir kişiyi rahatlıkla doyuruyor. Gerçekten her şey çok lezzetli idi.

Değerlendirme

Belçika turu yapıyorsanız ve zamanınız da varsa hangi sezon olduğu fark etmez günübirlik de olsa Oostende’yi mutlaka burayı görün.

Kuzey Denizi’ni buradan görmek ve bu plajda yürümek gerçekten harika bir duygu. Bunu sakın kaçırmayın. Meraklısı iseniz özellikle spor yapanları ve kuşları da içeren çok güzel fotoğraflar çıkarabilirsiniz.

Belçika ile ilgili diğer yazılarımız için Belçika Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Bölgesel bir planlama için Benelüks Gezi Rehberi‘ne bakabilirsiniz. Sağlıcakla Kalın.

Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi Oostende Gezisi