• Ana Sayfa
  • Kimdir?
  • Giriş
  • Basında Biz
Gezer Döner – Gezi Rehberi Sitesi
  • Ana Sayfa
  • Kimdir?
  • Giriş
  • Basında Biz
17 Eylül 202518 Eylül 2025

Dinant Gezisi

Yazı Dizisi : Belçika Gezi Rehberi
Daha Fazla Yazı
  • Brüksel Gezisi-Avrupa’nın Başkenti
  • Brugge Gezisi-Belçika’nın En Güzel Kenti
  • Saksafonun Mucidi Adolphe Sax Müzesi
  • Bir Midye Efsanesi Chez Léon
  • Bira Efsanesi Delirium
  • Belçika ve Bisiklet
  • Dinant Kalesi
  • Brugge Begijnhof Gezisi
  • Kutsal Kan Bazilikası
  • Aan Zee Gezimiz
  • Kışın Brugge Gezisi
  • Kışın Yaptığımız De Haan Gezimiz
  • Brüksel Amsterdam Ulaşımı
  • Leuven Küçük Begijnhof Gezisi
  • Groot Begijnhof Leuven Gezisi
  • Arenberg Kalesi (Arenbergkasteel)
  • Het Steen Kalesi
  • Hortus Botanicus Lovaniensis
  • Brüksel Ulaşım Sistemi
  • Zoet Water
  • Leuven Çan Kulesi
  • KU Leuven Üniversite Kütüphanesi
  • Dinant Gezisi
  • Noel’de Brüksel Gezisi
  • Kışın Gent Gezisi
  • Kışın Antwerp Gezisi
  • Oostende Strand
  • Kışın Yaptığımız Oostende Gezisi

Yazar : Serhat ÇELEBİOĞLU

Valonya’da yaptığımız en güzel şey Dinant Gezisi oldu. Bu büyüleyici şehirde yapılacak çok sayıda harika şey var.

Meuse Nehri kıyısında, yükselen kireçtaşı kayalıklarıyla çevrili Dinant; kalesi, kilisesi, kurabiyesi, Leffe Birası ve saksafonun mucidi Adolphe Sax’ın doğum yeri olmasıyla ünlü.

Dinant’ın adı, Keltçe “Kutsal Vadi” anlamına gelen “Divo Nanto” kelimesinden geliyor. Yapısı ve coğrafi konumu, Yüzüklerin Efendisi veya Game of Thrones gibi bir film setinden fırlamış gibi görünüyor!

Dinant Gezisi

Dinant artık küçük bir kasaba değil. Bölgenin en büyük şehri. Dinant Bölgesi’nin nüfusu 2024 yılı itibarıyla yaklaşık 120.000.

Brüksel, Brugge veya Antwerp gibi şehirlerden daha küçük olmasına rağmen, Dinant’ın tarihi çatışma, direnç ve kültür hikayeleriyle dolu. Özellikle pitoresk bir nehir kenarı şehri olan Dinant’ın Almanlara karşı 1. ve 2. Dünya Savaşı’nda büyük direnç göstermesi ve bunun bedelini de çok ağır ödemesi benim dikkatimi en çok çeken konu oldu.

Gezginler için yazımın bundan sonraki bölümlerinde şehir ile ilgili işinize yarayacak detaylı bilgiler vereceğim.

Dinant Gezisi

Dinant Ulaşım

Arabanız yoksa buraya hem Brüksel’den hem de Leuven’den tren ile gelebilirsiniz. Belçika’da tren yollarında gezginler için 2 güzel uygulama sizi bekliyor.

Leuven Bilet Otomatı

Otomatlardan ya da SNCB sitesine girip telefon uygulamasından Weekend Ticket alırsanız hafta sonu olmak şartı ile geri dönüşler için ücret alınmıyor. Örneğin bizim yaptığımız gibi Leuven’den Dinant’a gelmek ve dönmek için kişi başı 15,8 € ödüyorsunuz. Aynı yolculuğu hafta içi standart bilet ile yaparsanız 29 € ödersiniz. Yani Belçika’da trenle (Belçika sınıra yakın sınır ötesi şehirler dahil) nereye giderseniz gidin hafta sonu gidin.

Ottignies Tren İstasyonu

Diğer bir uygulama ise Youth Ticket. 26 yaşına kadar geçerli. Bu bilete ise standart ücretin yarısı kadar bir ücret ödeniyor. Yaşınız uygunsa ve hafta sonu ise gerçekten harika…

Dinant Tren İstasyonu

Leuven’den gelecekseniz önce Ottignies (28 dk)’e ulaşıp buradan aktarma ile Dinant’a (61 dk) gitmeniz gerekiyor. Brüksel’den gelecekseniz yaklaşık aynı sürede Dinant’a aktarmasız bir şekilde ulaşabilirsiniz.

Dinant Tarihi

-Erken Kökenler (Roma Dönemi-Orta Çağ)

Dinant, Meuse Nehri üzerindeki konumu sayesinde antik çağlardan beri stratejik bir yerleşim yeri olmuş. Arkeolojik kalıntılar, bölgede tarih öncesi ve Roma dönemlerinden kalma insan faaliyetlerine işaret etmekte.

Dinant Gezisi

Orta Çağ’ın başlarında Dinant, nehir ticareti ve yetenekli metal işçiliğiyle tanınan müstahkem bir kasabaya dönüşmüş.

Nehir, hammadde getirmek ve mamul malları dağıtmak için kullanıldığından, kasaba için önemli bir ulaşım aracıymış. Kasabada ayrıca, yerel olarak çıkarılan mavi taş ve mermerin nehir boyunca dağıtılmadan önce işlendiği atölyeler de varmış.

Dinant halkı, Avrupa’ya ihraç edilen ve kasabanın ekonomik olarak gelişmesine yardımcı olan Dinanderie olarak bilinen pirinç eşya üretimindeki uzmanlıklarıyla tanınıyormuş.

-Orta Çağ Mücadeleleri (11.-15. yüzyıllar)

Aslen Namur Kontu’na ait olan kasaba, 11. yüzyılda Kutsal Roma İmparatoru IV. Henry tarafından Liège Prens-Piskoposuna bağışlanmış.

100 m yüksekliğindeki bu kayalık tepenin üzerine inşa edilen ilk sur kayıtları da 11. yüzyılın ortalarına dayanıyor. Söz konusu surlar 1040 yılında Liège Prens Piskoposu Nithard tarafından yaptırılmış.

Dinant Gezisi

Orta Çağ boyunca Dinant, Liège Prens-Piskoposluğu’nun bir parçasıymış, ancak Meuse Nehri kıyısındaki konumu onu rakiplerinin hedefi haline getirmiş.

Kasabanın refahı, özellikle Burgonya Dükalığı olmak üzere komşu güçlerle sık sık gerginliğe yol açmış.

1466’da, Burgonya Dükü Cesur Charles’ın bir isyanın intikamı olarak Dinant’ı yağmalamasıyla bir trajedi yaşanmış. Kasabanın büyük bir kısmı yıkılmış ve binlerce kişi hayatını kaybetmiş. Bu dönemde en az 800 kişi kasabada yaşıyormuş ve hepsi ikişer ikişer nehre atılarak boğulmuş. Bu yıkıcı olay, Dinant’ın gelecek yüzyıllardaki tarihini de şekillendirmiş.

-Kale ve Savunmalar (16.-18. yüzyıllar)

Dinant’ın Meuse Nehri kıyısındaki konumu, şehrin askeri kontrolünü de hayati hale getirmiş.

Liège Prens Piskoposu Érard de la Marck, 1530 yılında nehrin üzerine ilk taş köprüyü inşa ederek ve kaleyi oluşturmak için kalenin savunmasını onararak kasabanın altyapısını iyileştirmiş.

Dinant Gezisi

Yeniden inşa edilen kasabada metal işçiliği gelişmiş ve bu bölgede, “Dinanderie” olarak bilinen gümüş-pirinç alaşımından yapılmış kilise sunak şamdanları, kadehler ve patenler üretilmiş. Bunlar Meuse Nehri boyunca dağıtılıp tüm Avrupa’ya satılmış.

16. ve 18. yüzyıllar boyunca Dinant, bölgenin kontrolü için verilen daha geniş mücadeleleri yansıtan Fransız, İspanyol ve Avusturya güçleri arasındaki çatışmaların ortasında kalmış.

Dinant, 1675 yılında Mareşal de Créquy komutasındaki bir Fransız ordusu tarafından işgal edilmiş.

1795 yılında Dinant, Prens-Piskopos topraklarının geri kalanıyla birlikte Devrimci Fransa’ya devredilmiş. Dinanderie’nin modası geçmiş ve atölyeler deri tabakhanelerine ve iskambil kağıdı fabrikalarına dönüşmüş.

-19. Yüzyıl ve Endüstriyel Büyüme

1815 yılında Napolyon Bonapart’ın Waterloo yenilgisinden sonra Dinant, Hollanda Birleşik Krallığı’na verilmiş. Böylece kasaba Fransa’ya karşı ülkenin savunması için hayati öneme sahip olmuş. Bu nedenle Hollandalılar, 1818 ile 1821 yılları arasında mevcut kale kalıntıları üzerine bugün gördüğümüz kaleyi inşa etmiş.

Dinant Gezisi

Belçika 1830-1831 yılları arasında gerçekleşen Belçika Devrimi ile Hollanda’ya karşı bağımsızlığını ilan edince Dinant da yeni Belçika devletinin bir parçası olmuş.

19. yüzyıl, modernleşme ve yenilenen refahı beraberinde getirmiş. Kasabanın sanayi üretimi, özellikle metal işleme ve bira üretimi, ekonomik canlanmaya katkıda bulunmuş.

Bu dönem aynı zamanda dünyaya Dinant’ın en ünlü evlatlarından birini kazandırmış: Saksafonun mucidi Adolphe Sax (1814-1894).

-1. Dünya Savaşı (1914)

Dinant’ın tarihi, 1. Dünya Savaşı sırasında bir başka trajik dönemeç yaşamış.

Ağustos 1914’de Alman kuvvetleri kasabada bir katliam gerçekleştirerek 674 sivili öldürmüş. Dinant’ın büyük bir kısmını da yağmalayıp yerle bir etmiş. Bu olay tüm dünyayı şok etmiş ve Belçika tarihinin en karanlık dönemlerinden biri olmuş.

Aslında savaş başladığında Belçikalılar ilan edilen tarafsızlığa saygı duyulacağını umuyormuş. O dönemde Belçika’nın 200000 eğitimsiz askeri 10 adette uçağı bulunuyormuş. Silahlı güçleri ise Almanlara karşı Namur, Liege ve Antwerp’de konumlanmış.

Dinant Gezisi

04 Ağustos 1914’de Almanlar Belçika’ya girince Belçika Fransa’dan yardım istemiş. Fransızlar karşı kıyıya konuşlanmış bir kaç kişiyi de karşıda kalede gözcü olarak bırakmışlar.

Alman süvarileri 06 Ağustosta 1914’de kasabaya ulaşmış. Fransızlar ve Belçikalılar direniş göstermiş. Askerler arasındaki günlerce süngü savaşları ve şiddetli çatışmalar olmuş.

15 Ağustos 1914’de Dinant Muharebesi’nde genç Teğmen Charles de Gaulle yaralanmış.

Tüm direnişe rağmen Fransız ve Belçika birlikleri geri çekilmek zorunda kalmış. 22 Ağustos 1914’de Dinant düşmüş.

23 Ağustos 1914’de kaleden yapılan sniper atışları ile askerlerinin öldüğünü öne süren sarhoş alman askerleri hem kasabayı yağmalamış hem de 674 sivili öldürmüşler. Burada yaşananlar nedeniyle kimse ceza almamış ancak bu durum yerli halkın psikolojisini bir hayli bozmuş ve düşmüş.

Bu yıkıma rağmen, Dinant savaştan sonraki yıllarda yeniden inşa edilmiş ve kasabanın dirayeti, Belçika’nın dirayetinin bir sembolü haline gelmiş.

-2. Dünya Savaşı (1914)

Dinant’ın tarihi, 2. Dünya Savaşı sırasında bir başka trajik dönemeç yaşamış.

Kasaba, 1940 yılında, II. Dünya Savaşı sırasında kale, General Erwin Rommel’in 7. Panzer Tümeni’ne karşı Fransız birlikleri tarafından başarısız bir şekilde savunulmuş.

1944 yılında Alman kuvvetleri geri çekilirken, kasaba müttefiklerin bombardımanı nedeniyle ciddi şekilde hasar görmüş.

Bu yıkıma rağmen, Dinant savaştan sonraki yıllarda bir kez daha yeniden inşa edilmiş.

Dinant Gezilecek Yerler

-Dinant Kalesi

Dinant Kalesi genel olarak Valon Bölgesi’nin en güzel turistik yeri olarak kabul ediliyor. Bu nedenle eğer Dinant’a gelirseniz mutlaka kaleye de çıkmalısınız.

Dinant Kalesi

Yerel olarak Citadelle de Dinant olarak bilinen kale, Belçika’nın Valon Bölgesi’ndeki Namur ili içerisindeki 4 Meuse Kalesi (Dinant, Huy, Liège ve Namur)’nden biri.

Muazzam bir manzaraya sahip olan kale, Dinant şehrine ve şehrin içinden geçen stratejik Meuse Nehri’ne 100 m yukarıdan bakıyor.

Dinant Kalesi

Kalede daha çok Belçika’nın tarafsız kalmak istemesine rağmen buna saygı duyulmayıp Birinci Dünya Savaşı’nda işgale uğraması ve Ağustos 2014 yılında Dinant Kasabası’nda Almanların yaptığı katliam ön plana çıkarılmış. Tüm savaşları bitireceği düşünülen 1. Dünya Savaşı’nın daha fazla savaşa yol açtığı savaşların çözüm olmadığı vurgulanmış.

Dinant Kalesi

Kale ile ilgili detaylı bilgi edinmek için Dinant Kalesi başlıklı yazımıza bakabilirsiniz.

-Dinant Notre Dame Katedrali

Bu katedral, yalnızca dini bir yapı değil, aynı zamanda Dinant’ın canlı bir sembolü.

Dinant Notre Dame Katedrali

Meuse Nehri’ne bakan kayalıkların üzerinde yükselen 13. yüzyıldan kalma gotik yapının uzun ve ilginç bir geçmişi var. Bu geçmiş ise Dinant’ın yıkıcı çatışmalarla dolu iç içe geçmiş gibi.

Bir fotoğrafçı gözüyle bakıldığında Dinant’ın çalkantılı geçmişinin bir kroniği ve Orta Çağ’ın mimari ihtişamının Belçika manzarasının dingin güzelliğiyle buluştuğu bir sahne.

Dinant Notre Dame Katedrali

16. yüzyıldan kalma armut biçimli çan kulesiyle ünlü katedral, basit bir ibadethaneden çok daha fazlası.

Hem tasarımı, kireçtaşı kulesi, vitray pencereleri ile Orta Çağ’ın sanatsal ustalığını gözler önüne seren karmaşık Gotik detaylarıyla öne çıkarken hem de heybetli yüksekliği ve etkileyici siluetiyle tüm Meuse Vadisi için görsel bir zenginlik noktası oluşturuyor.

Dinant Notre Dame Katedrali

Katedral her gün 09:00-18:00 (Kışın 15:00) saatleri arasında ziyarete açık ve giriş için bir ücret istenmiyor.

-Adolphe Sax Müzesi

Valon Bölgesi’nde yer alan Dinant’a gelmekteki baş amacımız Adolphe Sax Müzesi’ni ziyaret etmekti. Şehre geldiğinizde ilk dikkatimizi çeken şey her tarafı süsleyen dev saksafonlar oldu. Burası Adolphe Sax ile özdeşmiş bir yer çünkü bu güzel şehrin Dünyaca ünlü olmasını bizzat kendisi sağlamış.

06 Kasım 1814 tarihinde Dinant’ta bu evde doğan Sax, hem kaşif, hem bestekar hem de enstrüman yapımcısı. Kısacası olağan üstü bir luthier.

Adolphe Sax Müzesi

Bugün bu ev, Adolphe Sax’ın hayatı ve saksafonun (ve diğer enstrümanların) nasıl ortaya çıktığı hakkında her şeyi öğrenebileceğiniz küçük bir müzeye dönüştürülmüş.

Bu yüzden Saksafon Evi’ni mutlaka ziyaret edin. Ayrıca, evin önünde oturan Bay Sax’ın heykeliyle fotoğraf çektirmeyi de unutmayın.

Müze ile ilgili detaylı bilgi edinmek için Saksafonun Mucidi Adolphe Sax Müzesi başlıklı yazımıza bakabilirsiniz.

-Saksafonlar

Saksafonun doğum yeri olduğu için şehrin her tarafında da saksafon heykellerini göreceksiniz.

Çoğunu Charles de Gaulle Köprüsü’nde bulabilirsiniz, ama aslında her yerdeler. Ben gezerken 30 dan fazla saksafon heykeli saydım!

Saksafon heykelleri çok renkli ve genellikle bir ülkeyi temsil ediyorlar. Biz de onlarla fotoğraf çekilmeyi ihmal etmedik. Keşke burada ülkemizi temsil eden bir saksafon da olsaydı.

-Charles de Gaulle Köprüsü

Belçika’daki Meuse Nehri üzerinde 2010 yılında inşa edilen Charles de Gaulle Köprüsü, hem şehri ünlü eden hem de şehri kurtaran 2 büyük adama ve Avrupa Birliği’ne atfen inşa edilmiş.

Charles de Gaulle Köprüsü

Köprü Adolphe Sax’a atfen 28 saksafonla süslenmiş. Eşsiz renklerle boyanmış saksafonlardan biri basketbol topu görünümünde, diğeri deniz kızı görünümünde, bir diğeri ise kale ve ejderha tasvirli.

Charles de Gaulle Köprüsü

Köprünün girişinde de Nazi Almanyası’na karşı Fransız direnişine liderlik eden ve şehri Nazilerden kurtaran Charles de Gaulle’ün bir heykeli bulunuyor.

Köprüde, Avrupa Birliği’ne üye her bir Avrupa ülkesine saygı duruşunda bulunmak için saksafonlar kullanılmış.

Charles de Gaulle Köprüsü

Tabii ki tüm bunlar boşuna yapılmamış. Burası oldukça tarihi bir nokta. Burada büyük bir savaş travması hala hakim ve köprü, savaş travmasının bir simgesi olmaktan çıkıp Dinant’ın değerli bir barış ve birlik simgesi haline gelmiş.

Tasarımı, zarif çelik kemerleri, yaya dostu yürüyüş yolları ve Meuse Vadisi’nin panoramik manzaralarıyla öne çıkan köprü hem mimari güzelliği hem de doğal önemini yansıtan bir ortam yaratmış.

Charles de Gaulle Köprüsü

Görüntü o kadar hoş ki burada mutlaka fotoğraf çektireceğinizden hiç şüphem yok. İnşallah bir gün biz de AB ülkesi oluruz ve burada bize atfen de bir saksafon heykeli dikilir.

-Leffe Manastırı

Leffe Birası’nın gerçekte nerede üretildiğini görmek ister misiniz? Öyleyse Leffe Manastırı’na gitmelisiniz.

Manastır, 1152 yılında Floreffe’li Premonstratens Rahipleri tarafından kurulmuş. 100 yıldan kısa bir süre sonra, 1240 yılında rahipler burada bira üretmeye başlamış.

Bira, Dinant halkı arasında çok popüler hale gelmiş çünkü Orta Çağ’da bira içmek su içmekten daha güvenliymiş.

İçme suyunun aksine, bira üretim sürecinde kaynatılır, böylece tüm mikroplar öldürülür ve böylece içilmesi daha güvenli hale gelir. Yani özetle, o zamanlar kol gezen vebaya karşı bira hayat kurtarıcıymış.

Leffe Manastırı

Şehir merkezinden Leffe Manastırı’na yürümek yaklaşık 10-15 dakika sürüyor. Biz manastıra gitmedik. Fotoğrafı kaleden çektim sağ tarafta gördüğünüz en son bina kompleksi manastıra ait.

Rehberli turlara ise yalnızca Temmuz ve Ağustos hafta sonları katılabilirsiniz. Bu yüzden, bu tarihler dışında giderseniz eski binalardan başka bir şey görmeyi beklemeyin.

-Dinant Tekne Turu

Dinant’ı nehirden görmek isterseniz bir de nehir gezisine çıkın! Dinant’ta yapabileceğiniz birkaç nehir gezisi var; bazıları 45 dakika, bazıları 2 saat, bazıları ise günlerce sürüyor!

Dinant Tekne Turu

Biz kışın geldiğimiz için bu konudaki deneyimimizi paylaşamıyoruz. Ancak, yazın gelirseniz yetişkin başına sadece 20 € karşılığında nehir gezisi/kale kombine bileti satın almanızı tavsiye ederim.

Eğer kendinize güveniyorsanız yazın tekne de kiralayabilirsiniz. Kiralık tekneler, Meuse Nehri’nde, katedralin ve Café Leffe’nin hemen yanında bulunuyor.

Dinant Tekne Turu

Dinant’ta tekne kiralama hizmeti 1 Nisan’dan itibaren başlıyor. Saati 59 €. Teknelerde en fazla 7 kişiye izin veriliyor, böylece ücreti de bölüşebilirsiniz.

Evet bu faaliyetlerin dışında eğer vaktiniz varsa Belçika’nın en güzel mağaralarından biri olarak kabul edilen ve şehir merkezinden sadece 10 dakikalık yürüme mesafesinde Merveilleuse Mağarası’na gidebilirsiniz. Kış olduğu için biz merkez bölgede kalmayı tercih ettik. Yazın gelirseniz hoşunuza gideceğinden eminim.

Dinant Ne Yenir? Nerede Yenir?

-Couque de Dinant

Dinant’ta yiyebileceğiniz en ikonik şey, hayatımda denediğim en kuru ve sert kurabiye olan “Couque de Dinant”.

Ancak bu küçük lezzetin arkasında bir o kadarda büyük tarih var ki, şehre gelenler için mutlaka denenmesi gereken bir lezzet olarak gösteriliyor.

Kurabiyenin kökeni, 1466 yılında Burgonya Dükü Cesur Charles tarafından Dinant’ın kuşatması ve kasabada yiyecek sıkıntısı yaşanması üzerine ortaya çıkmış.

O dönemde insanlar, kasabada kalan un ve bal gibi malzemelerle yiyecek bir şeyler yapma fikrini ortaya atmışlar.

Tarifini basitçe özetlersem kurabiyenin hamuru, elle yoğurulduktan sonra farklı motiflerle düzleştirilip kalıplara bastırılıyor. Daha sonra 250-320 derece arasında değişen yüksek sıcaklıkta fırında pişiriliyor. İşlemin son adımı, kurabiyenin soğumasını ve son derece sertleşmesini sağlamak.

Maison Jacobs Fabrique de Couques

Şehirdeki en güzel görsel kurabiyeler Rue Grande 147’deki “Maison Jacobs Fabrique de Couques” Mağazası’nda satılıyor. Ancak daha önce denemediğimiz bir tat için yüksek bir bedel ödemek istemediğimizden buradaki çok büyük kurabiyelerden almadık.

Boulangerie Patisserie Dinant

Bu hakkımızı gezimizin bitiminde dönerken Charles de Gaulle Köprüsü’nün hemen karşısında bulunan Boulangerie Patisserie Dinant Mağazası’nda kullandık.

Boulangerie Patisserie Dinant

Sertliğini bildiğimizden daha küçük bir parça denemek istedik. Saksafon motifini şehrin sembolü olduğu için seçtik, ancak siz mağazada başka birçok motif de seçebilirsiniz. Aslında, kurabiyeyi denemek isteyip istemediğinize bakılmaksızın, uğrayıp motifleri görmek oldukça hoş.

Boulangerie Patisserie Dinant

Kurabiyeyi dişlerinizi kırmadan yemek istiyorsanız sakın ısırmaya kalkmayın. Oldukça sert olduğundan bunun yerine parçalar koparıp emmeniz veya kahveye batırmanız daha doğru olur.

-Maison Leffe

Bira seviyorsanız Dinant’ta yapılacak en iyi şeylerden biri Maison Leffe’yi ziyaret etmek.

Bira aslında Dinant’ta da ziyaret edebileceğiniz Leffe Manastırı’ndan geliyor olsa da, eski bir manastırın koridorlarında yürürken Leffe’nin tarihini öğrenme şansınız olacağından buraya gelmeniz daha doğru olabilir.

Maison Leffe

Biz buraya gitmedik ancak bu fotoğrafı da ilgilenebilecekler için kaleden çektim. Maison Leffe’yi siz de Dinant şehir merkezinden görebilirsiniz, yani oraya ulaşmak için yokuş yukarı kısa bir yürüyüş yeterli.

Maison Leffe her gün 11:00 ile 18:30 saatleri arasında açık. Maison Leffe ziyaret ücreti 12 €. Bu ücrete bira tadımı ve bir hediye de dahil.

Adres: Charreau des Capucins 23, 5500 Dinant, Belçika Tel: +3282229191

-La Famiglia

Dinant’a günübirlik geldiğimiz için yemek olarak tek öğün aldık ve bölgeye hakim Fransız Mutfağı yerine manzarası harika olan butik La Famiglia Restoranı’nı tercih ettik.

La Famiglia

Buraya gelen turistler daha çok merkez bölgede Charles de Gaulle Köprüsü’ne hakim Fransız Mutfağı yapan restoranları tercih ediyor. Siz de isterseniz bunu yapabilirsiniz.

La Famiglia

Restoran isminden de anlaşılacağı üzere bir İtalyan Restoranı ve pizzaları ile öne çıkıyor. Internet yorumlarına göre genel olarak pahalı ve ortalama lezzet ve servis ile öne çıkmış.

La Famiglia

Menüyü buraya bırakıyorum. Bence Belçika geneli ile kıyaslandığında fiyatlar gayet iyi. Tek sorun yemeğe eşlik edecek kadar olmayan biraların 33’lük şişeler olması ki bu durum Belçika’nın sorunu.

Biz burada Napolitana denedik. Güzeldi ancak Pizza da oldukça fazla ançüez vardı ki dönerken Brüksel Delirium’a gidip bira içtikten sonra susuzluğumuz geçti.

La Famiglia

Hesaba gelince 3 pizza, 2 Jupiler Bira (33 cl) ve bir bardak kırmızı şaraba 50,5 € ödedik ve yorumların aksine mutlu bir şekilde restorandan ayrıldık. Ben şahsen burayı gelenlere tavsiye edebilirim.

Adres: Rue Adolphe Sax 14, 5500 Dinant, Belçika Tel: +32 82 68 91 55

Değerlendirme

Yaptığımız Dinant Gezisi günübirlik olmasına rağmen şehrin tüm önemli yerlerini ziyaret etme şansımız oldu. Küçük boyutuna rağmen Dinant’ta yapılacak çok sayıda harika şey olduğunu bizzat keşfettik.

Görüldüğü gibi kasaba her iki dünya savaşında da Almanlarca işgal edilmiş, halk katledilmiş. Bu bir travma olmuş. Bugün bile ülke buradan bir tarih oluşturmaya milli birlik ve beraberlik sağlamaya çalışıyor.

Dinant Gezisi

Ancak işin ilginci Almanlar hiçbir zaman Flaman bölgesini işgal etmemiş. Hep zarar gören döneminde çok zengin olan Frankofon Valonya olmuş. Eğer iki savaşta da işgal edilen ülkeyi tanımak istiyorsanız burayı mutlaka görmelisiniz.

Ziyaretimiz sırasında en sevdiğimiz bölüm ise Dinant’ın muhteşem manzarasını kaleden izlemek ve ardından dengenizi eğlenceli bir şekilde zorlayan çökmüş sığınağı deneyimlemek oldu. Bu da son notumuz olsun.

Belçika ile ilgili diğer yazılarımız için Belçika Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Bölgesel bir planlama için Benelüks Gezi Rehberi‘ne bakabilirsiniz. Sağlıcakla Kalın.

Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi Dinant Gezisi

Konu: Serhat Celebioglu, Avrupa, Belçika, Kısa Foto Gezileri
Etiket: Belçika, Belçika Gezi Rehberi, Benelüks Gezi Rehberi, Dinant Gezi Rehberi
Yorum Yaz
Serhat ÇELEBİOĞLU
  • Facebook
  • Twitter
  • Pinterest

Yorum Gezintisi

   Graz Ulaşım Sistemi
Mainz Eski Şehir Merkezi   

Bunu da Beğenebilirsin

Kışın Yaptığımız Oostende Gezisi

Devamını Okuyun

Oostende Strand

Devamını Okuyun

Bir yanıt yazın Yanıtı iptal et

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Gezer Döner Com Yeni Yazarlarını Arıyor Tıkla ve Başvur
Hemen Başvur

4 Kıta Keşfedildi
40 Ülke Gidildi
250 000 KM Gezildi
5000 Fotoğraf Çekildi

© gezerdoner.com Bir Gezi ve Fotoğraf Sitesidir. Tüm Hakları Saklıdır.