Bodrum’un Gizli Cenneti Çökertme

Merhaba sevgili seyahat sever dostlar, bu yazımda sizlere Bodrum’un Gizli Cenneti Çökertme’den bahsetmek istiyorum. Sanırım Bodrum’u bilmeyen yoktur.

Oldukça popüler bir tatil yeri olan Bodrum her yıl Temmuz ve Ağustos aylarında yerli yabancı turist akınına uğruyor.

Ben de 4 yıl öncesine kadar sadece yazdan yaza 3 ay kalabilen bir turist vatandaştım. Fakat hemen hemen 4 yıldır burada yerleşik yaşıyorum.

Dolayısıyla da el ayak çekildiği dönemde Bodrum’un asıl görülmesi gereken gizli güzelliklerini keşfetmek için oldukça fazla vaktim oluyor. Şimdiye kadar Bodrum ile ilgili yazılar yazmayı düşünmemiştim sanki herkes biliyor hissini taşıyordum fakat aslında hiç de öyle olmadığını fark ettim.

Çökertme Yolu

Benim en çok keyif aldığım yerlerden biridir Çökertme. Aşırı sıcaklar bittiği an canım çeker mutlaka gitmek isterim. Öyle huzurlu bir yer ki bir kez gitmek asla yetmez, bağımlısı olursunuz.

İlkbaharda giderseniz dağları sarmış kantaron ve katır tırnaklarının güneşte altın gibi parlayan sapsarı görüntüsü ve mis gibi kokusuna hayran kalırsınız.

Tamamen doğa içinde geçen kısa ve çok keyifli bir yolculuk. Bodrum’a mesafesi 47 km. Fakat dağ yolu olduğu için 1,5 saatte varıyorsunuz. Bodrum dan birkaç bağlantı yolu mevcut. Mumcular’dan, Torba’dan ve Yalıçiftlik yolu üzerinden navigasyon yardımı ile rahatça ulaşabilirsiniz.

Eylül Ayında Çökertme

Biz en son eylül ayında yani daha geçtiğimiz günlerde gittik yine büyük bir sevinçle.

Tabii ki gitmişken bir gece kalmayı tercih ediyoruz çünkü gecesi de bir başka keyifli oluyor. Mekan sayısı beşi geçmez. Birkaç pansiyon ve restoran dan ibaret.

Bizim tercih ettiğimiz mekan Kaptan İbrahim’in yeri oluyor her zaman.

Hem arka bahçede kalacak tertemiz gayet rahat odaları var (gecelik 200 TL oda fiyatı (2019)) hem de akşam yemeğini iskelesinin üzerinde yemek müthiş keyifli.

Mezeleri ve balıkları çok başarılı. Fiyatlar da çok makul. Kişi başı ortalama 100 TL’ye (2019) alkollü yemek yiyebilirsiniz.

Bu arada meşhur çökertme kebabını da yemeden dönmeyin derim. Bir porsiyonu 2 kişiyi rahat doyurur.

Gün batımından itibaren izlemeye doyamayacağınız manzara sizi tekrar tekrar oraya gitmeniz için büyüleyecek. Çok farklı bir enerji ile geri döneceksiniz.

Tıpkı Cevat Şakir in yokuş başındaki cümlesi gibi bence Çökertme nin girişine de öyle bir tabela konmalı J O kadar bakir bir yer ki sanki Bodrum da değilmişsiniz gibi hissettiriyor.

Hava yönünden şanslı iseniz rüzgar karadan eserse o turkuaz rengi denizin keyfine doyamazsınız.

Bu arada tekne kiralayıp denizden de gitmeniz mümkün. İbrahim Kaptan’ın İskelesi’ne yanaşıp oradan her türlü hizmeti alabiliyorsunuz. Teknelere elektrik, su bağlantısı dahil. Hizmette sınır yok anlayacağınız.

Çökertme ile ilgili daha fazla detayı yaşayarak görmenizi tavsiye ediyorum ve yazımı burada sonlandırıyorum. O mis gibi çam ormanlarından geçerken beni hatırlayın ve harika ballarından almayı unutmayın.

Bodrum ve Muğla ile ilgili diğer yazılarımıza Muğla Gezi Rehberi‘nden bakabilirsiniz. Bir sonraki Bodrum yazısında buluşmak dileği ile sevgiyle kalın.