Site icon Gezer Döner – Gezi Rehberi Sitesi

Gutenberg Müzesi

Gutenberg Müzesi

Gutenberg Müzesi

Yazı Dizisi : Almanya Gezi Rehberi
Daha Fazla Yazı

Yazar : Serhat ÇELEBİOĞLU

Mainz’a gelmemizin baş sebebi Dünya ve Osmanlı tarihinde çok önemli bir yere sahip olduğunu düşündüğüm Johannes Gutenberg’e adanmış Gutenberg Müzesi’ni yerinde görmekti.

Hepimiz tarih kitaplarında ya da sınıfta yaptığınız tartışmalarda şu söyleme tanık olmuşuzdur. Matbaanın bulunuşuna ayak uyduramayan Osmanlı İmparatorluğu en az 200 yıl batının gerisinde kalmış ve yıkılmıştır.

Gutenberg Müzesi

Evet, Johannes Gutenberg, 1450 yılında Almanya’nın Mainz şehrinde metal harflerle basım tekniğini matbaaya uygulayarak ilk Alman şiirini basmış ve tarihe geçmiştir. Burada tarihe dikkat çekiyorum İstanbul 1453 yılında fethedildi.

Osmanlı İmparatorluğu topraklarında kamusal anlamda devlet destekli çalışan ilk matbaa ise 1727 yılında İbrahim Müteferrika tarafından kurulmuş.

Açık olmak gerek, bu kadar güçlü bir imparatorluğun Avrupa’daki matbaadan bunca yıl haberi olmaması elbette imkansız. Zaten bu süreçte dahili Yahudilerin ve Ermenilerin kurdukları matbaalar da var. Ancak hiç biri kamusal değil. Bu duruma herkes siyasi, dini ya da ekonomik bir neden söylese de gerçek olan şu ki duruma ayak uyduramayan imparatorluk malesef yıkılmıştır.

Diğer taraftan Almanlar ise 550 yılı aşkın bir süre önce hareketli metal tipte baskıyı icat ederek bir medya devrimi başlatan Johannes Gutenberg’i “Milenyumun Adamı” olarak kabul etmiş ve adına doğum yeri ve matbaayı icat ettiği yer olan Mainz’da hem üniversite hem de bir matbaa müzesi kurmuşlar.

Bugün Dünya’nın en eski matbaa müzelerinden biri olarak kabul edilen Gutenberg Müzesi’ni her yıl yaklaşık 70 ülkeden 140.000’den fazla kitap ve tarih sever ziyaret ediyor ve 4000 yıllık kitap, matbaa ve yazı kültürü yolculuğuna çıkıyor.

Gezginler için yazımın bundan sonraki bölümlerinde söz konusu müze ile ilgili işinize yarayacak detaylı bilgiler vereceğim.

Gutenberg Müzesi’ne Ulaşım

Öncelikle belirteyim biz buraya Frankfurt’tan günübirlik olarak geldik. Frankfurt Hessen Eyaleti’nin başkenti ve Frankfurt Tren Garı da eyaletteki tüm aktarmaların merkezi. Yani Hessen Eyaleti’nde bir yere gidecekseniz mutlaka Frankfurt Tren Garı’ndan geçeceğinizi söylemem yanlış olmaz.

Frankfurt Bilet Makinaları

Bu tür geziler için en ekonomik ve faydalı yol tüm Hessen Eyaleti’nde tüm ulaşım modlarında geçerli olan Günlük Hessen Bileti almak. Böylece otelinizden çıktıktan itibaren otobüs tram vb. ek bir ücret ödemezsiniz. Bileti almak çok zor değil ister DB internetten isterseniz de Frankfurt’ta tüm durak ve istasyonlarda görebileceğiniz bilet makinelerinden 38 € ödeyerek alabilirsiniz.

Mainz Tren İstasyonu

Bu kart 5 kişiye kadar 24 saatlik sınırsız ulaşım imkanı sağlıyor. Tek yapmanız gereken kartı makineden alınca kullanacak kişilerin adlarını tükenmez kalemle kartın üzerine yazmanız. Bu çok önemli çünkü Frankfurt Mainz treninde kontrol esnasında bizim bilette adlarımız yazılı olmadığı için biletçi ile bayağı sorun yaşadık bilginize.

Mainz Tren İstasyonu

Mainz Frankfurt’a çok uzak değil. Neredeyse banliyö mesafesinde. Yaklaşık bir saat sonra Mainz’a vardık. Müze, Mainz Domplatz yani şehrin ana meydanında bulunuyor. Bu nedenle müzeye ulaşmak çok kolay.

Mainz Tren İstasyonu

Buraya 60, 54 ve 58 Numaralı otobüslerle gelebilirsiniz. Otobüsten “Mainz, Höfchen / Listmann” Otobüs Durağı’nda ineceksiniz.

Adres: Liebfrauenpl. 5, 55116 Mainz, Almanya

Gutenberg Müzesi Giriş Saat ve Ücretleri

Müze pazartesi hariç her gün 09:00–17:00 saatleri arasında açık. Tel: +49 6131 122503

Gutenberg Müzesi

Giriş için kişi başı 5 € bir ücret ödeyeceksiniz. Çok önemli bir husus içeride foto çekimi yasak.

Gutenberg Müzesi

Müze 1900 yılında, Johannes Gutenberg’in doğumundan 500 yıl sonra mucidi onurlandırmak ve onun teknik ve sanatsal başarılarını genel olarak halka sunmak amacıyla kurulmuş. Diğer taraftan burada mümkün olduğu kadar çok farklı kültüre ait yazı ve matbaayı sergilemek de hedeflenmiş.

Müzenin kuruluşunda müzenin kendileri için öneminin farkında olan yayıncılar, matbaa üreticileri ve matbaalar ellerinde bulunan bir çok tarihi kitap, aparat ve makineleri bağışlamışlar.

Başlangıçta müze yapısal olarak Mainz Johannes Gutenberg Üniversitesi Şehir Kütüphanesi’nin bir parçasıymış. Mainz Elektor Sarayı’daki 2 odadan oluşuyormuş. Şehir kütüphanesi de aynı sarayda bulunuyormuş. Bu durum doğal olarak söz konusu kütüphanenin geniş koleksiyonundaki en güzel ve önemli ciltlerin müzede sergilenmesini de sağlamış.

Böylece ziyaretçiler için basılı kitabın yaklaşık 500 yıllık geçmişi sunulabilmiş. Zamanla da müze muhtevası; baskı teknikleri, kitap sanatı, el işi baskı ve ekslibris, grafik ve posterler, kağıt, tüm dünya kültürlerinin yazı tarihi ve modern sanatçı kitaplarına ilişkin bölümleri kapsayacak şekilde genişlemiş.

Gutenberg Müzesi

Müze, 1912’de Rheinallee’deki yeni kütüphane binasına taşınmış. 1925 yılında da bugün müzenin ana cazibe merkezlerinden biri haline gelen Gutenberg’in Atölyesi yeniden inşa edilmiş. Böylece harf oluşturma, dizgi ve baskının artık görsel olarak gösterilebilmesi sağlanmış.

Gutenberg Müzesi

Gutenberg’in matbaa makinesinin 15. ve 16. yüzyıl gravürlerine göre yeniden inşa edilen kopyası, ziyaretçilerin büyük ilgisini çekmiş ve dünya çapında çok sayıda sergide yer bulmuş.

1927 yılında da müze bugün ziyaret ettiğiniz geç rönesans sitilindeki Zum Römischen Kaiser (1664) binasına taşınmış. Yeni müzede Gutenberg’in Atölyesi’ne ilave olarak müze yönetimi, restorasyon atölyesi, kütüphane çalışanları ve kasaba katibinin ikametgahı da bulunuyormuş.

Müze savaşın sonu 1945 yılında ağır bir şekilde bombalanmış ama neyse ki müzenin içeriğinin güvenli bir yerde saklanması sağlanmış.

1962 yılında binanın restorasyonu tamamlanmış. Binaya ek olarak da bir zamanlar König von England misafirhanesinin bulunduğu yerde yeni ve modern bir sergi binası da açılmış.

Gutenberg Müzesi

Gutenberg Müzesi’nin kitap plakaları veya ekslibri koleksiyonu, Almanya’nın en kapsamlı koleksiyonu olarak kabul ediliyor. Söz konusu yaklaşık 100.000 parçalık koleksiyon aynı zamanda dünyanın en önemli koleksiyonlardan biri olarak kabul ediliyormuş. Koleksiyonda Charles Lindbergh, Albert Einstein, Charles Dickens, Franklin D. Roosevelt ve Adolf Hitler gibi ünlü ve kötü şöhretli şahsiyetlere ait kitapçıklar da yer alıyor.

Gutenberg Müzesi

Sonraki yıllarda müze, aralarında ikinci bir Gutenberg İncili, iki ciltlik Shuckburgh İncili ve ahşap formlar kullanılarak basılan ve bugün oldukça nadir bulunan iki blok kitap da dahil olmak üzere birçok önemli satın alma işlemi gerçekleştirmiş.

Gutenberg Müzesi

Bugün Gutenberg Müzesi’nde, bir “Dünya Matbaa Sanatı Müzesi” olarak, Doğu Asya’daki (8. yüzyıldan beri) en eski matbaacılık tarihi ile İslam Dünyasındaki yazılar ve matbaacılık hakkında da ayrı bölümler oluşturmuş.

Bir bölümde el yazması gelişimini anlatırken, diğer bölümler de matbaaların tarihine, ciltleme sanatına, ince baskı tekniklerine ve ayrıca kağıt ve renk üretimine yer verilmiş.

Gutenberg Müzesi

Bizim buraya gelmemizdeki baş sebep ise varsa Gutenberg’in Matbaası’nı yerinde görmekti. Tabii böyle bir matbaanın olmadığını burada öğrendik. Ancak Gutenberg’in matbaa atölyesinin o dönemin inşa tekniklerini kullanarak yeniden inşa edilen kopyası gerçekten çok önemli bir çalışma ve takdir edilmeyi gerçekten hak ediyor.

Buna ilave olarak 42 satırlık 2 orijinal Gutenberg İncil’ini de unutmamak gerekiyor.

Değerlendirme

Müze, tüm ziyaretçilerini görsel ve tematik olarak 4000 yıllık kitap, matbaa ve yazı kültürü yolculuğuna çıkarıyor. Böylece geçmişten günümüze teknik baskı araçları, dizgi makineleri ve matbaaları göstererek matbaacılık tarihine de ışık tutuyor aslında. Bu nedenle yolunuz düşerse planlamanıza mutlaka alın.

Mainz ile ilgili diğer yazılarımız için Hessen Gezi Rehberi’ne, bölgesel planlama yapıyorsanız Almanya Gezi Rehberi‘ne bakabilirsiniz. Sağlıcakla Kalın.

Exit mobile version