Gökova’daki Cennet Akbük Koyu

Gökova’daki Cennet Akbük Koyu, hem Ege’de hem de Türkiye’de denize girebileceğiniz en güzel yerlerden biri olarak lanse ediliyor.

Hatta bizi buraya Akçapınar‘da kaldığımız otelin sahibesi bölgesel gezimiz kapsamında mutlaka görmemiz gerek notuyla gönderdi.

Yer bulmanın zor olduğunu bu nedenle de sabah erkenden orada olacak şekilde hareket etmemizi de tembihledi.

Diğer taraftan Internette biraz araştırma yaparsanız ulaşacağınız tüm bilgiler bu kanıyı destekler nitelikte…

Gelelim bizim ne gördüğümüze. Cam gibi bir deniz. Üstelik buraya kadar ulaşan Azmak Çayı sayesinde tuz oranı da oldukça düşük. Deniz kesinlikle harika buna diyecek hiç bir şeyimiz yok. Buraya kadar her şey tamam.

Ancak işletmeler için bunu söylemem imkansız. Konuyu aşağıda detaylı anlatmaya çalışacağım. Kararı da en son siz verirsiniz. Çünkü biz öğlene kadar zor dayandık ve tabiri caizse bölgeden hemen kaçtık.

Akbük Koyu Gezisi

Akbük Koyu’na Ulaşım

Koy Menteşe İlçesi’nin en batı bölümünde Gökova Körfezi’nin kuzeyinde yer alıyor. Koya ulaşım Akyaka-Ören hattı üzerinden sağlanıyor.

Akbük Koyu, İstanbul’dan arası 720 km, Ankara’dan 665 km ve İzmir’den 256 km mesafede bulunuyor. Koyun Ören’e mesafesi 35 km, Akyaka’ya mesafesi 24,5 km. Akyaka’dan arabayla yaklaşık 45 dakikalık bir yol olduğunu söyleyebilirim. Biz ise buraya biraz daha güneyden Akçapınar’dan geldik.

Akyaka’dan sonra ulaşım doğaya nazır harika Gökova manzaraları eşliğinde olmakla birlikte yol oldukça zorlu ve yorucu. Çok fazla virajlı ve yer yer oldukça dar. Uykusuz iseniz bu yola dinlenmiş olarak girmenizde fayda var.

Akbük Koyu’na girmeden kamp sahasında geniş bir otopark yapılmış. Burada arabanızı bıraktıktan sonra sahile geçmenize izin veriliyor. Araç başı ücret 20 TL (2021)

Aracınız yoksa çok sık olmamak şartıyla Muğla-Akbük-Ören Taşıyıcılar Kooperatifi minibüsleri de hizmet veriyorlar. Saatler için işletme Tel:0536 834 71 75

Akbük Koyu

Otoparka arabanızı bırakınca ilk göreceğiniz yer halk plajı. Yani plajın en kötü yerini halk plajı yapmışlar. Orada ne şezlong ne de şemsiye gördüm. Ne getirdiyseniz o.

Otoparktan ayrıldıktan itibaren ilk dikkatimi çeken tüm sahil boyunca gördüğünüz şezlonglar oldu. Öncelikle bu arkadaşları tebrik etmek gerek gerçekten bu kadar muhteşem bir doğa bu kadar muhteşem bir deniz para için böyle mahvedilir.

Öncelikle yüzme dışında bütün gün güneşin altında olacaksınız ve size verilen şemsiyeler oldukça küçük. Yani devamlı olarak yer değiştireceksiniz.

Bunu sebebi tabii ki yine para. Arkadaşlar tüm kıyıyı bildiğiniz sıkışık bir tribüne çevirmeye çalışmışlar ve başarmışlar da…

Hoşunuza gitmezse o zaman da denize inşa ettikleri localara sizi davet edecekler. Yani denizde bile kast sistemi devam edecek.

Sizin tam önünüzde denize inşa edilen localar. Aklım gerçekten almıyor buna kim nasıl izin verdi. Estetik olarak da doğaya karşı da oldukça saygısız gecekonduvari bir anlayış.

Tabii ki bunun bir de parasal boyutu var. Bizle ilgilenen ve malesef Türkçe bile konuşamayan arkadaş şezlonglar için kişi başı 100 TL (2021), loca kiralarsak kişi başı 300 TL (2021) harcamamız gerektiğini söyledi.

Arkadaşın anlatımından sonra ortama da bakınca aklıma ilk önce yamyamların bizi yemek üzere olduğu geldi. Hemen oradan uzaklaştık.

Biraz ileri de güzel bir otel gördük. Plaj işletmesi de yapıyordu. Yetkili ile plaj ve şezlongları kullanmak için anlaşmaya çalıştık ancak her taraf boş olmasına rağmen her yerin rezerve edildiğini öğle saatlerine doğru yer varsa bize yer verebileceğini ve olursa istediği fiyatı da söyleyince daha fazla burada durmamızın bir anlamı olmayacağına karar verdik.

Yanlış anlaşılmasın Dünya’nın bir çok plajında denize girdik, çok lüks restoranlarında yemek yedik ve her şeyin bir ederinin olduğunun farkındayız. Burası da aslında özellikle yiyecek olarak ucuz sayılabilecek bir yer. Bizim derdimiz muamele ve ortam.

Sırf Türkçe bile konuşamayan sezonluk yamyamlar öyle istiyor diye göz göre göre hem para ödeyip hem de felaket bir gün geçirme riskini göze alamayız. Adım gibi eminim bölge halkı da hatta esnaf da bu durumdan rahatsızdır.

Bu kadar yol gelmemiz ve sabah erken kalkmamız bir yana denize bile girmeden bölgeyi terk ettik ve Akyaka yakınlarında bulunan Çınar Beach Club yolunu tuttuk.

Daha bir gün önce Çınar Beach Club’a gitmiş oldukça da memnun kalmıştık. Orada girişte kişi başı 80 TL (2021) para alıp sizi serbest bırakıyorlar ki yiyecekler biraz pahalı olmakla birlikte hem deniz hem ortam olarak kesinlikle tavsiye edeceğim harika bir yer.

İlk defa bir yeri size yamyamlar buradan temizlenip doğa kendine bırakılıncaya kadar kesinlikle tavsiye etmiyorum.

Burada size tavsiye edebileceğim en güzel aktivite Gökova Körfezi’ne karşı gerçek köylülerin sizler için hazırladığı o güzel kahvaltıları denemeniz.

Akbük dönüşü sağ tarafta çok güzel konumlarda bir çok kahvaltı veren ev var. Bunlardan birinde durup harika bir kahvaltı yapabilirsiniz. Kişi başı 50 TL (2021) ödeyerek güne de harika başlayabilirsiniz.

Diğer Akyaka Gezisi ve Muğla yazılarımız için Muğla Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Sağlıcakla Kalın.