Tuz Gölü Fotoğraf Gezimiz

İlk yazımın konusu Konya Anadolu Selçuklu fotoğraf Derneği (ASFOD)’nin organize ettiği yarım günlük Tuz Gölü Fotoğraf Gezimiz.

Siz hiç suyun üzerinde yürüdünüz mü? Hem de çıplak ayakla, hiçbir sihir numarası olmadan. Suyun üzerinden sonsuzluğa doğru yürüyen, etekleri uçuşan güzel bir kızın hüzünlü fotoğraflarını çektiniz mi?

Hayal gibi değil mi? Bir masalın ortasında buluvermek kendinizi, yazın ortasında karlar üzerinde yürümek üşümeden. Bembeyaz, pamuk gibi sonsuz bir saflığın ortasında hayallere dalmak.

Bunların hepsini iç Anadolu’nun ortasında yapabilirsiniz desem. Ne kadar masalsı, ne kadar ulaşılmaz geliyor kulağa değil mi? Ama gerçek, bu Tuz Gölü’nün masalı, bu anlatacaklarım Tuz Gölü’nün hikayesi.

Tuz Gölü Efsanesi

Madem masalla başladık, bilinen Tuz Gölü efsanesini de yad edelim.

Efsaneye göre şimdiki Tuz Gölü’nün bulunduğu yerde çok eskiden kötü ve cimri bir yaşlı kadına ait verimli, büyük bir bağlık varmış.

Bir gün yaşlı bir derviş yolun üzendeki bu bağı görmüş. Bağın yanındaki kulübede çıkrıkla ip saran yaşlı bir kadın oturmaktaymış.

Çok susayıp acıkan derviş kadından bir salkım üzüm istemiş. Ama yaşlı kadın vermemek için “bu yıl bağım kurudu, hiç üzüm vermedi” diyerek yalan söylemiş. Kadının bu hareketine kızan derviş,  tekkeye doğru giderken ona “inşallah tuz ile buz olasın, gelip geçen seni taşlasın da hayır yüzü görmeyesin.“ diyerek beddua etmiş. O anda yaşlı kadın elindeki çıkrıkla birlikte taş kesilmiş, bağı ise Tuz Gölü’ne dönüşmüş.

Yakın tarihte hala Sultan Tekkesi’ni ziyaret edenlerin, yoldan geçerken taş kesilen bu koca karıyı taşlamaları adet olmuş. Belki bu yüzdendir fotoğrafların bu kadar hüzünlü çıkması, belki yaşlı teyzenin pişmanlığıdır, bu kadar masalsı fotoğraflara ilham veren.

Tuz Gölü’ne Ulaşım

Gideceğimiz bölge Konya-Ankara yolunda, Kulu makasından Şereflikoçhisar yönünde, Tuz Gölü kıyısında Tuz Müzesi’nin de bulunduğu kısım.

Gezi organizasyonu Konya Anadolu Selçuklu fotoğraf Derneği’ne(ASFOD) aitti. Bizler de Beyşehir ilçesinden yaklaşık 25 kişilik bir grupla Konya ekibine dahil olduk. Toplamda, yaklaşık 75 kişilik bir fotoğraf topluluğuyla yeni bir serüvene yelken açtık.

Konya-Tuz Gölü arası mesafe 190 km ve bu mesafeyi 2-2,5 saatte aldık. Keyifli ve rahat bir yolculuktan sonra saat 15.00 gibi araçlarımızı dinlenme tesisinin park alanına yerleştirdik.

Eğer Ankara’dan gelmek isterseniz aynı yere olan 130 km mesafeyi arabayla yaklaşık 1,5 saatte alabilirsiniz.

Tuz Gölü’nün Özellikleri

Tuz Gölü, Anadolu’nun ortasında Ankara, Konya ve Aksaray illerinin sınırının kesiştiği yerde bulunan Türkiye’nin ikinci büyük gölü.

Gölün uzunluğu 80 km, yüz ölçümü değişken olmakla birlikte 1.665 km².

Üretimi ve işlemesi ile dünyanın sayılı doğal tuz kaynaklarından. Türkiye’nin halihazırda tuz ihtiyacının %40’ı bu gölden sağlanıyor.

Karasal iklim coğrafyasında yer aldığı için su seviyesi kışları oldukça yüksek, yaz mevsiminde ise neredeyse tamamen kupkuru.

Öyle veya böyle fotoğrafçılar için bazı özel mekanlar vardır. Sadece yılın belirli bölümlerinde gidip çekim yapabildiğiniz ama o dönemde gittiğinizde çok güzel fotoğraflar çekebileceğiniz yerler. İşte Tuz Gölü de bu mekanlardan biri, özellikle yansıma fotoğrafları için mükemmel bir bölge.

Gelelim çekim zamanlarına; hedefiniz yansıma fotoğrafları çekmek ise su seviyesinin çok düşük olduğu ayları değerlendirmek gerekir, yani yağışlarla birlikte suyun artmaya başladığı Ekim-Kasım ayları ya da suların çekilmeye yüz tuttuğu ilkbahar mevsimi.

Tamamen beyaz tuzların üzerinde bir fotoğraf hayal ediyorsanız yaz aylarını değerlendirmelisiniz. Tabii ki sular çekilmiş olduğu için gölün ortasına doğru biraz yürümeniz gerekecek. 

Bir de tabii ki tamamen şansınıza kalmış olan anlar var ki özellikle nem yoğunluğu ve gölün oluşturduğu tepki ile ilgili. Bu durumda göl pembe ve gri hatlı harika görüntüler oluşturuyor. 

Tuz Gölü Fotoğraf Gezimiz

Biz güneşin batış noktasının mevsimsel olarak daha elverişli olduğu Kasım ayını uygun görüp gezi tarihimizi belirledik.

Amacımız daha çok gün batımı ve ters ışık fotoğrafları çekmek olduğu için sadece yarım günlük bir fotoğraf gezisi.

Bu tür fotoğraf gezilerinin farklı bir heyecanı olur bende. Gideceğim yerlerle ilgili, gezi öncesinde az ya da çok bir araştırma yaparım. Mekansal şartlar nelerdir, hangi ekipmanlar gerekir, kurgular ve çekim tasarımları için hangi objeler faydalı olur, hava şartlarına göre yanında olması gerekenler vs. Benim aynı yere ikinci gezim olduğu için biraz daha hazırlıklı ve donanımlıyım.

Öğleden sonra göle ulaştıktan sonra Tuz Müzesi’nin olduğu noktadan ekipmanlarımızı yüklenip göle doğru adımlıyoruz.

Tesisin gölle buluştuğu alanda oldukça kalabalık bir ziyaretçi kitlesi var. Çocuğundan yaşlısına her yaştan insan efsane manzaranın tadını çıkartıyor.

Hava sıcaklığı Kasım ayı için oldukça elverişli. Rüzgarsız ve pırıl pırıl gökyüzü fotoğraf çekimimizi daha elverişli hale getiriyor. Biraz daha yürüyerek daha tenha bir bölge seçiyoruz kendimize. Su oldukça sığ. Derinliği sadece bir kaç santimetre. 3-4 saat sürecek bu çekim için naylon çizmelerimiz ayağımızda.

Gün batımını beklerken bazılarımız ayaklarını tuzlu suyun şifasıyla buluşturup  dinlendiriyor. Kalabalık bir fotoğraf grubu olmamıza rağmen, geniş alanda herkes istediği fotoğrafı rahatça çekme imkanına sahip.

Ve beklenen zaman geliyor. Güneş suyu önce kırmızıya, sarıya, maviye boyarken , bizde çekim için kurgularımızı tek tek gerçekleştiriyoruz. Güneş Tuz Gölü nün kucağında kaybolurken adeta görsel bir şölen sunuyor bizlere.

Serpme ağlı balıkçı, top oynayanlar, ip atlayanlar, objelerle gerçekleştirilen sayısız detay fotoğrafları derken güneşin batışından sonra gelen mavi saatler harika ve keyifli bir fotoğraf gününü yavaşça sonlandırıyor.

Dönerken

Dönüş yolu üzerindeki yemek molamıza üstatlarla yapılan keyifli fotoğraf sohbetleri eşlik ediyor. Tadı damağımızda kalan muhteşem bir günün daha sonuna geldik.

İster fotoğraf çekmek, ister bu masalsı ortamı izleyerek hayallere dalmak ya da şifalı tuzlardan alış veriş yapmak veya yalnızca gezip görmek için mutlaka gidilmesi gerekenler listenize eklenmesi gereken muhteşem bir yer Tuz Gölü. 

Ankara ile ilgili diğer yazılarımız için Ankara Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Bu güzellikleri herkesin yaşaması dileğiyle…

Fotoğraflar: Ertuğrul Muslu

Yazı: Ayşe Muslu