Duomo di Milano, Dünya’nın Son Gotik Yapısı

Duomo di Milano, Dünya’nın Son Gotik Yapısı. Bahse konu katedral sanatsal bir anıt olmasının yanı sıra ibadet ve gezi için de ayrıcalıklı bir yer.

Genel olarak gördüğüm kadarıyla Kuzey İtalya’ya gelip bu katedrali görmeyen yok. Biraz garip gelebilir ama ben de açıkçası Milano‘ya söz konusu katedralin gün batımında fotoğrafını çekmek için geldim. Sanırım amacıma erdim de…

Bunun dışında gördüklerimi de size kısaca aktarmak istiyorum. Öncelikle katedralin gerçekten de etkileyici ve tüm Dünya’yı buraya çeken bir enerjisi olduğunu ifade etmeliyim.

Muazzam heykelleri ve süslemeleri ile tüm insanlığın sahibi olarak hissettiği gerçekten önemli bir Dünya mirası…

Yapımına 1386 yılında başlanmış ve ancak 1905 yılında tamamlanmış. Dile kolay yapımı bile tam 519 yıl sürmüş. Son çekiç ise 1965 yılında vurulmuş. Ancak biz oradayken 2 noktada geniş kapsamlı bir bakım faaliyeti yürütülüyordu. Tüm bakım ve idame işleri bağışlar ve bütçeden karşılanıyor. Belki de bir türlü bitmemesinin sebebi de bu.

Diğer taraftan beni sadece katedral değil katedralin bulunduğu Katedral Meydanı (Piazza Del Duomo) da etkiledi. Özellikle turla gelenler olmak üzere Katedral Meydanı’nda bulunan herkes bir telaş içerisinde en iyi açıdan kendisini katedralin fotoğrafına yerleştirme ya da uzayan giriş kuyruklarında yer bulma telaşında….

Duomo di Milano Gezisi

Duomo di Milano’ya Ulaşım

Galeriye ulaşım ise son derece basit. Yapacağınız tek şey M1 (Kırmızı Hat)  ve M3 (Sarı Hat) numaralı metrolara binip Duomo Metro İstasyonu’nda inmek. Bunun dışında 61 Numaralı Otobüs ve 1 ve 2 Numaralı Tram da buradan geçiyor.

Bunun dışındaki ulaşıma yönelik tüm ayrıntılar için Milano Ulaşım Sistemi başlıklı yazımızı okuyabilirsiniz.

Duomo di Milano Giriş ve Ücretler

Duomo di Milano, 08:00-19:00 saatleri arasında açık. Katedral, müze ve S. Gottardo Kilisesi ziyareti için kişi başı 3 € ücret alınıyor. Eğer arkeolojik alana da girerseniz kişi başı 7 € ücret alınıyor.

Terasa çıkmak için ise asansör kullanmanıza bağlı olarak kişi başı 9-13 €  ücret alınıyor. 6-12 yaş için ise bahse konu ücretlerin yarısı alınıyor.

Duomo Pass alırsanız tüm bunları 72 saat boyunca sınırsız yapmanız için gereken ücret 16 €. 6-12 yaş için bahse konu ücretlerin yarısı alınıyor.

Duomo di Milano’nun Tarihi

Katedrali anlayabilmek için çok kısa tarihini de bilmekte fayda var.

Duomo di Milano’nun eski Santa Tecla ve Santa Maria Maggiore Bazilikaları üzerine inşasına Başpiskopos Antonio da Saluzzo’nun emriyle 1386 yılında başlanmış. En başta romanesk stilde bir katedral yapılması hedeflenmiş.

Ancak o dönem Milano’da çok güçlü ailelerinden birine mensup olan Gian Galeazzo Visconti’nin müdahalesiyle katedralin mimari tarzı 1389 tarihinde aniden gotik mimariye dönüştürülmüş. Bu değişiklik ile tuğla olan asıl malzeme de  Candoglia mermerine dönüşmüş.

Tabii bu değişiklik bazı sorunlara yol açmış. Katedral yükseldikçe ağır mermerleri yukarı taşımak zorlaşmış. Bu nedenle de inşaat iyice yavaşlamış daha sonra da durma noktasına gelmiş.

Burada merak ettiğiniz için Romanesk mimari ile Gotik mimari arasındaki farkın da bilinmesi önemli. Gotik mimari Romanesk mimarinin aksine yatay değil dikey düzlem üzerinde tasarlanıyor. Bu nedenle de yapılar geniş bir alana yayılacak şekilde değil çok yüksek biçimde tasarlanıyor. Yapı pencereleri ise yüksek ve büyük boyutlarda, zengin vitraylarla süsleniyor. Böylece yapının içerisine giren ışık romanesk kasvetli havasının tersine içeriyi aydınlatıyor.

-Tarihte Dikkat Çeken Hususlar

İnşaat çalışmaları işte kısaca bahsettiğim bu gotik tarzda Milanlıların da bağışları ile 15 yy. boyunca devam etmiş. Bu süreçte Fabbrica del Duomo’ya bağlı yerel ve Avrupalı ​​birçok mimar, heykeltıraş, sanatçı ve işçiler çalışmış katedral için çalışmış.

Bugün gördüğünüz o muhteşem renkli pencereler 15. yy’da yapılıp katedrale takılmış.  Bahse konu pencereler, Cristoforo de Mottis, Stefano da Pandino, Niccolò da Varallo Giuseppe Arcimboldo ve Pellegrino Tibaldi gibi sanatçıların dokunuşlarının olduğu muhteşem bir dekoratif çevrimi temsil ediyor.

Katedralin en yüksek noktasını oluşturan 4,16 metre boyundaki altın Meryem Ana Heykeli (Milanese Madonnina) ise heykeltraş Giuseppe Perego’ya ait. 1774 yılında katedralin çatısına yerleştirilmiş. Böylece katedralin yansıma nedeniyle şehrin her tarafından görülmesi hedeflenmiş.

2. Dünya Savaşı sırasında müttefik bombardıman uçaklarının dikkatini çekmekten kaçınmak amacıyla heykel paçavralarla kaplanmış. Yakın dönemde ise Mafya tarafından heykel helikopter kullanılarak defalarca çalınmaya çalışılmış ancak şimdiye kadar başarılı olunamamış.

Sonuç olarak inşa sürecindeki tüm bu emekler boşa çıkmamış ve Dünya’da gotik mimari tarzı terk edildikten 300 yıl sonra gotik tarzı ile Lombard geleneğini birleştiren Milano’nun sembolü benzersiz ve mükemmel bir yapı ortaya çıkmış. Yani Duomo di Milano için Dünyadaki son gotik tarzı yapı da demek yanlış olmaz.

Duomo di Milano’nun Özellikleri

Vatikan’ı saymazsak İtalya’nın en büyük, Avrupa’nın ise 4. büyük katedrali. Katedral aynı zamanda Milano’nun da dini merkezi olarak da görülüyor.

157 m uzunluğundaki katedral 11.700 m2’lik bir alanı kaplıyor.

Torino yakınlarındaki Mergozzo Gölü’nde bulunan pembe damarlı beyaz Candoglia mermerinden yapılmış.

Katedralin en yüksek noktası 108.5 metredeki altın Meryem Ana Heykeli (Milanese Madonnina).

Pencereleri içten aydınlatılan Dünya’nın ilk katedrali. Böylece geceleri kutsal görüntülerin dışarıdan da görülmesi sağlanmış.

Katedralin içerisinde 1,100 ve dış cephe ve terasında 2.300 olmak üzere yaklaşık 3,400 heykel var. İnanılmaz bir işçilik örneği…Bunun sebebi de o dönemde insanların okuma yazma bilmeyen genelde cahil insanlar olması. İnsanlara kutsal kitap İncili daha rahat anlatabilmek için içerisinde geçen hikayeler  iç ve dış duvarlara heykel, oyma, kabartma ve süslemeler ile anlatılmış.

Katedralin içerisinde de önemli sayıda başyapıt görmek mümkün. Özellikle de dönemin önemli kişilerinin mezarları oldukça güzel. Katedralde üzeri camlı mumyaları da görebilirsiniz.

Katedralin Çatısı

Katedralin en dikkat çekici bölümü sanıldığı gibi içi değil dış tarafı ancak dış tarafında da en çekici bölüm katedralin çatısı.  Sanırım Dünya’nın en güzel çatılarından biri. Katedralin çatısına  ister 485 basamağı tırmanarak ister asansör ile çıkabilirsiniz.

Çatıdan hem Katedral Meydanı’nı hem de tüm Milano’yu görebilirsiniz.

Katedralin çatısından hemen çıkıntı şeklinde görülen korkunç grotesk heykelleri de görüp fotoğraflayabilirsiniz. Genel olarak çatıda bulunan suyun tahliyesi amacıyla kullanılan bu heykellerin benzerlerini Paris Notre Dame Katedrali’nde de görmeniz mümkün.

Katedralin Altı

Son 100 yılda yapılan arkeolojik kazılar ile katedralin altında bulunan erken Hıristiyan vaftizhaneleri ile Santa Tecla Bazilikası’nın kalıntılarını ortaya çıkarılmış.

Bugün bu kazılardan elde edilen sonuçları yerinde gezerek görmeniz mümkün.

Katedral Meydanı (Piazza Del Duomo)

Bu meydan için şehrin kültür ve ticaret merkezi de demek mümkün. Adını da meydanda bulunan Duomo di Milano’dan almış.

Meydandan Galleria Vittorio Emanuele II‘ye de bir giriş var. Özellikle gün batımında gerçekten ışıklandırma ile birlikte güzel bir obje haline geliyor. 

Meydan aynı zamanda hem yerel hem de turistler için aynı  popüler  bir buluşma ve sohbet mekanı.

Meydanda bulunan ata binmiş Vittorio Emanuele II Heykeli (Monumento a Vittorio Emanuele II) de gerçek bir sanat eseri. Eğim verilmiş ve koşan bir at muhteşem canlandırılmış. Bronz heykel 1878 yılında  heykeltıraş Ercole Rosa tarafından yapılmaya başlamış ancak kendisi ölünce 1896 yılında tamamlanabilmiş.

Meydanda bizim Eminönü Yeni Cami benzeri güvercinler var. Buradaki güvercinlerin özelliği sizlerden kaçmamaları. Bu da sizlere çok güzel fotoğraflar çektirme imkanı veriyor.

Özellikle gün batımı saatlerinde sadece ortamı görmek için bile mutlaka burada olmalısınız. Bu arada Bulutlu günlerin katedrali fotoğraflamak için de ideal olduğunu söylemeden geçmemeliyim.

Değerlendirme

Bu anlatımdan sonra ortamın değerlendirmesi için sizleri bu müthiş performansla baş başa bırakıyor değerlendirmeyi de size bırakıyorum.

Milano ile ilgili diğer yazılarımız için Milano Gezi Rehberi‘ne, bölgesel planlama için Lombardia Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Sağlıcakla Kalın….