Ankara Kalesi Gezisi

Ankara Kalesi Gezisi gezginler için şehri anlayabilmek maksadıyla yapılacak ilk faaliyet olmalı bence. Her ne kadar cumhuriyet ile özdeşleşmiş olsa da şehrin bir masal misali tarihi aslen çok çok eskilere dayanıyor.

Ankara’nın sembolü de diyebileceğim bu güzel kale çevresi ile birlikte değerlendirildiğinde şehrin içerisinde başka bir dünya gibi.

Ankara, 3.000 yıldır yaşanılan bir kent. Peki bu nasıl oldu? Tabii ki son derece iyi seçilmiş bir yere inşa edilmiş kalesi sayesinde…

Bunun sebebi bilinen şekilde tarihte önce şehir kuruluşu sonra şehri korumak için kalenin inşası yerine şehrin kaleye istinaden kurulması.

Frig Kralı Midas’ın Rüyası

Şehrin adı gibi her şey Gordion Şehri’nde yaşayan Frig Kralı Midas’ın rüyası ile başlamış. Rüyasındaki ilahi bir ses Kral Midas’a topraklarında bir çıpa aramasını ve çıpanın bulunduğu yere bir şehir kurmasını söylemiş. Kral Midas da rüyaya inanarak adamlarına çıpayı aramaya göndermiş.

Bir gün bir çıpa bulunmuş. Çıpanın bulunduğu yere Frigce çıpa anlamına gelen ‘Ankira’ ismi verilmiş. Şimdiye kadar bulunan kalıntılara bakarsak bu rüyanın gerçeklik payı var çünkü bulunan kalıntılar da şehrin Frigler döneminde kurulduğunu destekliyor.

Bugün kale içinde ve civarında bir çok eski Ankara Evi bulunuyor. Bazı insanlar ise modern binalara taşınmak yerine  hala kale surlarının dibinde yaşamlarını idame ettirmeye çalışıyor.

Daha önce fotoğraf çekim noktalarına yönelik yapılmış bir çalışma var mı bilmiyorum ancak Ankara Kalesi ve civarının evleriyle, hayatın akışıyla, müziğiyle, çocuklarıyla muhteşem bir fotoğraf hazinesi olduğunu belirtmem gerek. Benim bu fotoğrafları çekmekteki amacım ise bölgedeki fotoğraf ve gezi noktalarına dikkat çekmek.

Ankara Kalesi Dış Kale Bölgesi

İç Kale’ye ulaşabilmek için öncelikle Dış Kale’ye giriş için kullanılan kalenin ana kapısı “Hisar Kapı” dan geçiyoruz. Kale Kapısı Sokakta ilerlerken etrafa baktığınızda yol boyunca şirin mi şirin evler, turistik dükkanlar, butik oteller, sanat evleri, kafeler ve restoranlar görüyorsunuz.

Sokağın sonunda İç Kale’ye geçmek için kullanılan Zindan Kapı var. Burada özellikle hafta sonu çocuklarca verilen büyük konserleri mutlaka dinlemelisiniz.

Ankara Kalesi İç Kale Bölgesi

Özellikle görüşün iyi olduğu günlerde Ankara Kalesi 360 derece fotoğraf çekmeye ve tüm Ankara’yı yukarıdan seyretmeye çok uygun.

İç Kale’nin girişinde fotoğrafta da görülen Alâeddin Camii, Selçuklu Sultanı Mesud tarafından 1198 yılında yaptırılmış.  Ankara’nın ilk camisi olma özelliğini taşıyor.

Alitaş Sokaktan kuzeye doğru 150 m ilerlerseniz bu görüntü ile karşılaşacaksınız.

Alitaş Sokak ile Gençkapı Sokak kesişme noktasındaki bu ev bence kale evlerinin sembolü.  Son derece orijinal. Evin kapısındaki renk değişimi mükemmel. Ben olsam fotoğraftan önce bu evin tablosunu yaparım.

Evin sahiplerinin  sahip oldukları değerin farkında olduklarından çok emin değilim ancak mutlaka bu haliyle bu yapının korunması gerekli.

Çekimlerimizi bitirince İstek Sokak üzerinden geri dönüyoruz. Özellikle tüm sokak boyunca görebileceğiniz tarihi kapılar oldukça değerli fotoğraf sahneleri oluşturuyor.

İstek Sokakta Ankara Kalesi’nin kuzey burcunu görmek mümkün.

İstek Sokak üzerinde muhteşem bir sahne oluşturan bir çıkmaz var.

Bu daracık çıkmaza sanırım daha önce hiç yabancı gelmemiş olacak ki çocuklar utangaç ve şaşırmış şekilde ne yapmaya çalıştığımızı anlamaya çalışıyor.

Çıkmazın sonunda muhteşem gül rengiyle bu yıkılmaya yüz tutmuş ev ile karşılaştık. Asılı çamaşırları ile birlikte muhteşem bir cümbüşlü  fotoğraf sahnesi oluşturuyor.

Değerlendirme

Ankaralı foto severlere göre Ankara’nın Sembolü Ankara Kalesi’dir. Bu nedenle Ankara’yı gezmeye gelen foto ve gezi severlerin mutlaka kale bölgesine yarım gün ayırmaları gerekir.

Kale çevresi ve Ankara ile ilgili diğer yazılarımız için Ankara Gezi Rehberi‘ne bakmayı unutmayın. Sağlıcakla Kalın.