Site icon Gezer Döner – Gezi Rehberi Sitesi

Bölünmüş Sınır Kasabası Astara

Yazı Dizisi : İran Gezi Rehberi
Daha Fazla Yazı

Yazar : Müjgan ÜNAL

Bugünkü yazımın konusu Hazar Denizi kıyısındaki iki yüz yıl kadar önce Bölünmüş Sınır Kasabası Astara.

1828 yılında Rusya İran Savaşı neticesinde İran yenilince imzalanan Türkmençay Antlaşması ile sınırlar yeniden çizilmiş. Bu kapsamda, benzer uygulamalarda mümkün olduğunca bir akarsu sınır alındığından aynı uygulama burada da yapılmış. Böylece kasabanın güneyi İran’a dahil edilirken kasabanın kuzeyi şimdiki Azerbaycan topraklarında kalmış.

Astara Gezisi

Astara Çayı

Azerbaycan Talış Dağları’ndan doğup 38 km sonra küçük bir delta oluşturarak Hazar Denizi’ne dökülen bu çay Azerbaycan ile İran’ın doğu sınırını oluşturuyor.

Astara Çayı

Çayın kuzeyinden itibaren Azerbaycan toprakları başlıyor. Çay, dar bir akarsu olduğundan sınırın hemen karşı yakada başlamadığını belirteyim. 20-30 metre kadar sonra araç gümrüğüne girmiş oluyor ve Azerbaycan’a geçiyorsunuz.

Astara Çayı

Yani çayın denize döküldüğü kısım sağlı sollu İran topraklarına ait.

Astara Sınır Kapısı

Aşağıdaki fotoğrafta köprünün üzerinde gördüğünüz araçlar, az ilerideki gümrük kapısından Azerbaycan’a geçmek için kontak kapatmış bekliyorlar.

Bu sınırdan kimler geçiyor bir bakalım: Birkaç küçük aracın dışında yoğunluk, kamyon, tır ve özellikle de yakıt taşıyan tankerler gibi büyük araçlarda. Çok fazla sayıda insan da araçsız geçiş yapıyor. Bizden başka gezgin yok gibi görünüyor. Avrupalıları, Uzak Doğuluları buralarda göremezsiniz. Keza tur şirketlerinin aklına uğramayacak yerler buralar.

Astara Sınır Kapısı

Bu gümrükten geçiş uzun sürecek çünkü en ufak parça eşyanıza kadar aranacaksınız. Valizinizin içindeki kıyafetleri bir yana bırakın; yiyecek paketleriniz, tatlılarınız hatta su şişenizin içi bile didik didik edilecek. Sebebine gelince bu kapıdan sık sık Azerbaycan’a uyuşturucu sokulmaya çalışılıyormuş. Dolayısıyla elektronik cihazları ve de K9’larıyla Azerbaycan gümrük görevlileri normalin üzerinde bir gayret içindeler.

Gümrük kapısını ortalama bir sürede geçmek isterseniz mümkünse aracınız bomboş olsun diyeceğim ama tabi ki olmayacak.

Azerbaycanlıların günlük alışveriş için burayı tercih etmesinin nedenini gümrükteki uzun bekleyişte sohbet ettiğim  Azerbaycanlı genç kızdan dinledim: Kendisi sabah Azerbaycan Astarası’ndan İran Astarası’na gelmiş, öğle üzeri de elinde alışveriş torbalarıyla Azerbaycan’a dönüş yapıyordu. Buradan yiyecek içecek, temizlik ürünleri ve kıyafet alışverişi yaptığını söyledi. Çünkü İran, Türkiyeliler için ne kadar ucuzsa Azerbaycanlılar için de bize olduğundan 4 kat daha ucuz.

Not:Bir Azerbaycan Manatı=24.767,65 İran Riyali (2020 Nisan kuru)

Çay’ın güney tarafına yöneliyorum.

Astara-İran

Astara 50 bin civarında nüfusu olan bir Türk şehri. Sınır yerleşimi olduğundan ticaret burada oldukça hareketli. Bunun yanı sıra sınırın karşı tarafındaki halk için çat kapı alışveriş yapılabilecek bir yer.

Plaj Bölgesi

Şimdi aşağıdaki fotoğrafta gördüğünüz küçük çadırlardan bahsetmek istiyorum.  Bu sabit çadırları İran’ın birkaç şehrinde daha gördüm. Devlet tarafından kuruluyor bu çadırlar. Konaklama için her hangi bir ücret ödemiyorsunuz. Yine aynı şekilde hiçbir ücret alınmadan elektrik ve su kullanımınızı sağlıyorlar.

Plaj Bölgesi

Seyahat yapanlar için tasarlanmış bir sosyal hizmet modeli. Yani sırt çantanızı takıp İran’a gitmek isterseniz ne kalacak yer sorununuz olur (ayrıca buradaki Türkler size evlerinin kapısını da açıyorlar), ne de aç kalırsınız.

Sahile yöneliyorum. Sınıra ulaşmak için Erdebil’den bu yana 5 saattir yoldayız. Bu sıcak havada denize ayakları sokmak yorgunluğu alır belki.

Hazar Denizi

Kumsalda panayır gibi bir hareketlilik görünüyor. Onlarca derme çatma kameriye…

Plaj Bölgesi

Güneşliklerin altında halı, kilimle döşenmiş onlarca belki yüzlerce köşk…  İnsan ise yok denecek kadar az.

Hazar Denizi

Denize ayaklarını sokan kadın ve çocuklar var. İran’ın denize girme kurallarından iki cümleyle bahsedeyim: Kadınlar tesettür mayolarıyla girebiliyorlar. Erkekler de kapalı olacak. En azından atlet giymiş olacaklar.

Astara-İran

Sonunda buranın ne için kullanıldığını öğrendim. Burası Astara Büyük Plaj Pazarı. Kapalı gününe denk gelmişiz.

Plaj Bölgesi

Kasaba ve hemen kenarındaki ihtiyaç sahipleri için çadır alanı arka planda görünüyor.

Astara-İran

Islak ayaklarla biraz dinlenme ve güneşten yararlanma…

Astara-İran

İran’a veda etme zamanı. Ama Hazar Denizi’ne değil. Hazar sahilinden Bakü’ye kadar uzunca bir yolumuz var.

Hazar Denizi

Sınırın Azerbaycan tarafındaki kapıda döviz bozanlar sizi ısrarla karşılıyorlar. Gitmeden önce manatı Türkiye’den de alabilirsiniz ya da Azerbaycan’daki yerel bankalardan TL, € ya da $’ınızla değişim yapabilirsiniz. Şahsen yola çıkmadan önce bu güzergahta gezeceğim her ülkenin parasından bir miktar almış, ancak çoğunluğu $ üzerinden hazırlamıştım. Doları kendi ülkesinin parasıyla değiştirmeyecek banka ya da döviz ofisi neredeyse yok.

Astara-Azerbaycan

Aynı coğrafya, aynı deniz, aynı iklim… Ancak, sınırı geçtikten sonra değişen bir şeyler var:

Astara-Azerbaycan

İlk önce yeşilin tonu değişti sanki. Sonra da daha içerilere girdikçe bir bir araç modelleri, bina tarzları… İnsanların giyim kuşamları da.

Astara-Azerbaycan

Azerbaycan Astarası’nda konaklamayıp yolumuza devam edeceğiz.

Bu bölgenin de bazı özellikleriyle ön plana çıktığını belirtmek isterim; gelecek olursanız İslusu bölgesindeki dağdan fışkıran kaynar suyun şifalı olduğunu, Gezentaş Kabristanı’ndaki taşın Kerbela’dan uçup oraya konduğuna inanıldığını söyleyeyim. Sınır kapısı şehirlerde buluşmak dileğiyle! Sağlıcakla…

İran ile ilgili diğer yazılarımız için İran Gezi Rehberi ‘ne bakabilirsiniz.

Exit mobile version